Düşeyazdım
Denizde yarışırken yunuslarla buldum beni
Bakmadan alıverdim yeni biçilmiş sureti
Tutanım olmaz deryada göbek bağımdan gayri
Dönüverince anam tersten yüze düşeyazdım! ..
Anam aş erince candan eriğe ekşi ekşi
Dediler bu oğlan, yalnız yüzü birazcık ekşi
Kat’a, bilemezler mahremiyet derinde gizli
Boşa atarlarken ileri geri düşeyazdım! ..
Vakti saati gelince dediler sen git gayri
Gitmem deyince attılar dışarı üryan beni
Nazlandım almakta bana sunulan ilk nefesi
Vurunca ebem şaplağı elinden düşeyazdım! ..
Göremedim dünyada ne öteyi ne beriyi
Yüzüme de örtmüşler sarıdan sarı çevreyi
Ağladım zarı zarı, acıktım meme verin deyi
Anam çekince kolunu kucaktan düşeyazdım! ..
Uzak uzak yoldan geldim halden anlamazlar ki;
Durmaz hop hop zıplayıp sevinirler ne var sanki?
Hiç unutmam - Sabiye süt verin diyen ninemi
Çekiştirince memeyi kıymetten düşeyazdım! ..
Fani canı ünlemeye isim lazım değil mi?
İsmi koyacak zat çoktan belli, sesi davudi
Dizi üstünde kararlaştırdı dedem ismimi
Söyleyince kulağıma utançtan düşeyazdım! ..
Düşsün diye bakarlar da göbek bağım düşmez ki;
Bekler kapıda kedi, ona et düşecek sanki
Kıymetlicedir ana eşim kaptırırlar mı ki?
Takıldı göbek bağım ayağıma düşeyazdım! ..
Sarıp sarmalayıp yedi kat kağıda eşimi
Sakladılar cami avlusuna gömeriz deyi
Çaldı minik fare anam bağımı duymazlar ki;
Koşarken ardınca farenin damdan düşeyazdım! ..
Tuzun namını duydum, yakarmış ateşten feci
Ağlarım durmadan tuza bulamasınlar deyi
Ebem dedi, tuzlamazlarsa kokarmışım hani
Tuzu dökülürken görünce suya düşeyazdım! ..
Kavice sarmışlar kundağı kaçacağım sanki
Kıpraşmayınca çalışmaz bağırsak bilmezler ki
Çıkaracağım gazı ya yollarda bezler pekti
Babam çalınca kıçıma tokadı düşeyazdım! ..
Anama daral geldi, sokağa çıkmalı şimdi
Kırk uçurmak bilinen bahanesi ne hoş de mi?
Bohçada aynası, boncuğu, biraz da kuş yemi
Giderken bizden kırk kapı öteye düşeyazdım! ..
Anam önüme ardıma bolca yastık dizerdi
Boğum boğum olmuş kolumu bacağımı yerdi
- Otur yavrucuğum ikide bir devrilme, derdi
Emekleyerek aşarken eşikten düşeyazdım! ..
Dört ayakla ev içinde dolaşmak pek güzeldi
Değdiğim eşyalar ne hikmetse birden düşerdi
Ziyandan korkup beni divana hapsederlerdi
Divandan iner iken geri geri düşeyazdım! ..
Tay tay ne demekse artık durmadan söylerlerdi
Az ayakta dursam maaile sevinirlerdi
Kolları açık - Gel bana gel bana, derlerdi
Oyun edip çekince ellerini düşeyazdım! ..
Emsallerim yürürmüş, dendi buncağız köstekli
Daha belim zayıfça aceleden görmezler ki;
Duydular kösteğim kesilince olurmuş belki
Kesince makasla kösteği yardan düşeyazdım! ..
Uyuyup dururken aniden ateşim yükseldi
Anamın feryadına konu - komşu koptu geldi
Ebem - Ateşi yükselince suya tut kız! dedi
Yanınca anamın eli, yalağa düşeyazdım! ..
Ağzımdan sular akar sel gibi kimse görmez ki
Entarimin önü ıslanmış olmuş kayış gibi
Babam der - Diş çıkarır bizim tıfıl ağzın kaşı
Kapınca anamın elini, itti düşeyazdım! ..
Canı yanınca anam pişirdi diş hediğimi
Çağırdı konu - komşuyu bir de yaşlı ebemi
Seçeyim diye beklerlerken dört gözle kalemi
Dağıtırken olmayacak düzeni düşeyazdım! ..
Saçlar uzadı, berbere gitme zamanı şimdi
Çırpınırken berberde çokça canım yanmış gibi
Babam kavramıştı sıkı sıkı minik bedenimi
Bırakıverdi elini koltuktan düşeyazdım! ..
Anam ana, babam baba der başımda dikili
Dilim dönmüyor, belli ki daha gelmemiş vakti
Uyduk ona - buna hemen dilleneceğim sanki
Ağzımda açıldı kilit kapıdan düşeyazdım! ..
Şekeri çok severdim, çürür dişlerin derlerdi
Şekersiz, dönsem dişsiz dedeye ne fark ederdi?
Ağrıyınca dişim babam ipi bağladı, gerdi
Vurunca kapıya sertçe tekmeyi düşeyazdım! ..
Anamın sokağa çıkmama rızası olmazdı
Bahçede gün akşamı, gece sabahı bulmazdı
Gaipten gelen seslerde oyuna davet vardı
Atlayıp duvardan saklı kaçarken düşeyazdım! ..
Askere gitmeden önce sünnet olmak şart idi
Bana sorarsanız onun çok zamanı var idi
Anama sorarsanız kızlar bana varmaz idi
Pipimi kestiler accık ucundan düşeyazdım! ..
Babam elinde bolca kâğıt kalemle gelirdi
Şeker değilse onlar ne işe yararlardı ki?
Kağıtlara bir şeyler çizip bana – Oku, derdi
İmdat dede kurtar diye kaçarken düşeyazdım! ..
Sokaklara bizden biraz büyükler de gelirdi
Oyunları hep onlar kurar, galip gelirlerdi
Sataşıp birine orda durmak enayilikti
Sığınırken anamın arkasına düşeyazdım! ..
Yaş yedi olunca – Yaşın? Derlerdi. Derdim altı
Herkes yuttu, bir babam bir de öğretmen yutmadı
Tutunca kulağımdan babam okula yolladı
Dalıverince sıranın üstünde düşeyazdım! ..
Uykudayken zil çalınca anlardım ki ders bitti
Kim tutar, şimdi okul bahçesinde oyun vakti
Çıkarken sınıftan çarpardım öğretmene belki
Teneffüslerde saklambaç oynarken düşeyazdım! ..
Okulda okuma yazmayı sökmemek ayıptı
Mavisi tembel, kırmızısı çalışkan demekti
Öğretmenim göğsüme mavi kurdeleyi dikti
Babama anlatamazken korkudan düşeyazdım! ..
Akşam eve gelince yazmak - okumak bitmezdi
- Ne öğrendin? diyen babam başıma dikilirdi
Defter üstünde uyku numarası tilkilikti
Ana sırtında yatağa giderken düşeyazdım! ..
Birler, ikiler, üçler iyi kötü geçti gitti
Dörtte işler çetindi, çalışmayan geçemezdi
Aksilik ya, o yıl öğretmenin notu da kıttı
Babama geçemediğimi derken düşeyazdım! ..
O yaz kalmışlığım fitil fitil burnumdan geldi
Ölen beygire yedek, çifte koştu babam beni
Kusur öğretmende desem de kimse inanmadı
Tarlada çift sürünce yorgunluktan düşeyazdım! ..
Okul açılınca öğretmen beni hemen tanıdı
Nasıl tanımasın? Boyum beyaz kavak kadardı
- Çalış derslerine, olmaz bunun oyunu, dedi
Tekrar sınıfta kalma korkusuyla düşeyazdım! ..
Sınıfta bir kız gördüm, kara gözleri sürmeli
Gönül istedi, onun nazarı bana değmeli
Manidar sözde bilmem ki; halim nasıl demeli?
İşmar edince bana heyecandan düşeyazdım! ..
O seneki yazı özleyerek geçirdim kızı
Babama söz düşmedi çalışınca itler gibi
Ellerim nasır tuttu çeke çeke aşk demini
Sürmeli şöyle bir baktı, hayretten düşeyazdım! ..
Mahcup olmamaya cana, tutulacak yol belli
Dersleri de ezberliyorum sular seller gibi
Baktım okul kapanmış işte yarın yaz tatili
Son sınıf nasıl geçti anlamadım düşeyazdım! ..
Öğretmen fabrikan mı, babam bağın mı var? dedi
Ninem dedem dahil herkes onlara destek verdi
Okuyup adam olmaksa eldeki tek tüfekti
- Karışmam artık, oku! derken babam düşeyazdım! ..
Sorarsanız senin aslın ne iş tutardı deyi
Yediremem kendime belki çobandır demeyi
Bıldır bizi tutmasaydı ağa işler buhrandı
Acep ne olacak halimiz derken düşeyazdım! ..
Mektep köyden ırak, atla çeker iki saati
Kim harcayacaktı her gün dört saatlik takati
Sürmeli de haber salmış cahile varmam deyi
Bunları düşünürken kara kara düşeyazdım! ..
Bağladım ırık ata yuları, vurdum eyeri
Koydum heybe gözüne taamı bir de kalemi
At ota dalmış, sırtta uyuyanın ipinde mi?
Nahiyeye varamadan dönerken düşeyazdım! ..
Akşam er yattım, yarın olmalı gözler cin gibi
Bu seferde uyursam babam hakkat keser beni
Takıldı peşime nahiyenin koca itleri
Mektebe varamadan dönerken düşeyazdım! ..
Kaç gün vardımsa okula bilemem sayısını
Gördüm derslerin acıcık ucunu kıyısını
Canavarlar kovalarlarken ırık atla beni
Köyümü uzaktan görüverince düşeyazdım! ..
İtlerle canavarlarla ben mezun oldum iyi
Söylerler - Adam olmak için şart deyi yükseği
Sürmelim de sever beni - Hani zabitim deyi
Gurbete çıkacağımı sezince düşeyazdım! ..
At arabasını koştuk şehre varalım deyi
Ürktü atlar bilmeyince şosenin çilesini
Kırıldı bir kolumla iki bacağım da şimdi
Dönerken atın terkisinden boşa düşeyazdım! ..
Feryat - figan eder anam semayı tutar sesi
Yetişti imdadımıza hepimizin ebesi
Sardı kola yoğrulmuş yarma bacaklara eti
Yatarken öylece acıyla candan düşeyazdım! ..
Gelenimiz gidenimiz çoktur vah eder hepsi
Anam kızıl şerbet sunar onlara tepsi tepsi
Duyunca avludan sürmelinin bülbül sesini
Görmesinden sakınırken yataktan düşeyazdım! ..
Babam der - Benim suçlu, hem de âlâ kabahatli
- Nemize gerek mektep, köyünde aç mıydın sanki
Kendini dağa vurdu, derdin ormana der belki
Baktım peşinden ağlamaklı camdan düşeyazdım! ..
Çoğa kalmadı ebemle çözdük yarmayla eti
Baş sağlam, kol çolak, ayaklarım topaldı şimdi
Ebem dedi - Olamazdı bundan daha iyisi
Bakarken halcazıma dertli dertli düşeyazdım! ..
Çığ düşmüş, dağda kalanlar bahara çıkar ta ki
Anam - Erim der, ben derim sürmelim ne haldeki?
Baharın geldi, anam eri, babamın bedeni
Yuğarken soğuk soğuk suda aydım düşeyazdım! ..
Bir anam kaldı, bir de çolak hem de topal sabi
Aç karnımızı doyurmaya takat lazım şimdi
Ağaya çobanlık etsem acar ister tutmaz ki!
Düşünürken kara kara kahrımdan düşeyazdım! ..
Evde otururken sürmelinin babası geldi
- Üç beş koyunum var bu yıl sen güder misin? dedi
- Bahara düğün de var koyuna kim bakar? dedi
Sürmelimin gittiğine yanarken düşeyazdım! ..
Koyunu iyice güder adamın tahsillisi
Üç beş koyunun okunur mu hiç esamesi?
Aç acına olmaz bir de sürmelinin cefası
Kırlarda koyun ardında sekerken düşeyazdım! ..
Anam çok kahırlandı hiç de iyi değil hali
Unutamaz babamdaki mahzun kara cemali
Koydu gitti yalnız hem çolak hem topal oğlanı
Koyarken mezarına, toprağına düşeyazdım! ..
Dağlar, kırlar, ovalar yurdum köy tutamaz beni
Bilirim nerdedir koyunun otunun iyisi
Dalarım ummana düşünmem gerisini
Kırlarda otun peşinde koşarken düşeyazdım! ..
Çobanın çobandır habercisi gözü kulağı
Dedi - Harman vakti sürmelinin düğün zamanı
İşte o zaman kesildi dizlerimin dermanı
Takat de mecal de tükeniverdi düşeyazdım! ..
Kırlarda seğirtir gelir sürmelinin ulağı
Nerede bulacak elbet kırda bulur çobanı
- Beyim seni ünler, şimdi köye dönme zamanı
Etme çobanın kalsam bari derken düşeyazdım! ..
Kapı önünde dikili babasıyla sürmeli
Gözler ışıldar, düğün onun nasıl olmasın ki?
Dediler - Düğün senindir haydi olsun hayırlı
Kabaran heyecandan oracığa düşeyazdım! ..
Düğünde tamamdı damat, hem sazlar hem de çengi
Duyarım; bir çoğunuz der ki: - Bu kız değil dengi
Biz onunla mektepte yakalamıştık ahengi
Oynarken başımı dallara vurdum düşeyazdım! ..
Kalktı kollar, kırıldı beller hoş oynadı çengi
Bizimki masallara nazire eğlencelikti
Sonunda düğün dernek dediğinde oldu bitti
Sürmeliyi koluma aldığımda düşeyazdım! ..
Dillendirmek yetmez işi yapmak lazım değil mi?
Bizde de bedeni durum biraz sakat, bu belli
Toplardı ardım sıra beceremediklerimi
Babasının önünde utancımdan düşeyazdım! ..
Gündüzle asla kanmaz durmaz beklerdik geceyi
Sürmeliyle birlikte çözerdik her bilmeceyi
Haset kadın tıklatırdı kapıyı pencereyi
Anasıyla birazcık itişirken düşeyazdım! ..
Sürmelinin yanakları al al elma misali
Dedi - Akşam erik getir, canım istedi gari
Kız dedim sürmeli olmasın başkaca nedeni?
Göz eğip baş kırınca oracığa düşeyazdım! ..
Olamazdı koca dünyada benden bahtiyarı
Dallarından tane tane toplarken erikleri
- Yeter bunca sana diyen Azrail çıkageldi
Sırtımdan ter boşandı, merdivenden düşeyazdım! ..
İmam tez kıldı namazımı, tez etti duamı
Kurttan, kuştan, sürmelimden aldı helalliğimi
Halil’im gördün mü sonunda düştüğümüz hali?
Kayıverince ellerden mezara düşeyazdım!
Kayıt Tarihi : 9.6.2007 19:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!