Zârdadır her dem gönül, derd-i aşka yandıkça,
Elemlerle doluyum, yâr sîneme har düşer.
Öyle bir mekândır ki bu âlemden içeri,
Lâl olurken tûti- dil göze hakk Didâr düşer.
Dolaşırken gülzârda, figân eder ah bülbül,
Merhem olmaz derdine, ne lâle ne de sümbül,
Böyle gelmiş gidiyor böyledir herdem usûl,
Mâşûk cilvededir hep âşıka efkâr düşer.
Rayihasın yayarken, nazlı gül bülbül için,
Neden bilmez derdini o gül bülbül'ün niçin,
İnlerken feryât figân yine bülbül gül için,
Gonca gonca açar gül bülbüle ah zâr düşer.
Şerifeyim ol gülzâr Gül'ün râyihasıyla,
Meftûn olur her lâhza gülünün sevdâsıyla,
Sevgilinin camından içene rızasıyla,
Pür nûr olan gönüle elbetteki yâr düşer.
Kayıt Tarihi : 8.11.2023 23:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Şerife Gündogdu](https://www.antoloji.com/i/siir/2023/11/08/duser-24.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!