Düş Yolcusu Şiiri - Özgür K

Özgür K
3

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Düş Yolcusu

Kalbimizde akan bir nehrin suyu gibi erken akıyoruz hayatın içine.Zamansız bir kazanın geriye kalan çocukları gibiyiz.En yakınındakileri yitirenler gibi yitirdik yakınımızda ne varsa…Ellerimizde durgun akışların oluşu bundan…
Ağrı kesiciler ağrılarımı kesiyor sadece acılarım ise durmadan akıyor bir boşluğa doğru.Elim ayağım(a) dolanıyor düştüğüm boşlukta. Düştüğüm boşluk ikinci kentin masalcısının boşluğu.Kimdi bu masalcı?
Ben limanı olmayan bir kenttim,akşamüstü griliği taşıyan.Biliyorum gemisi olanların düşlerinde limansız kentlerin yeri yoktur. Bütün gemiciler selamsız geçer benden öteye…Ve biliyorum limansız kentleri sevmez denizciler!
Kentleri birbirine bağlayan yolların uzaklığını düşleyince insanları birbirine bağlayan yolları düşünürüm…Ve bu yolların uzunluğunu düşleyince masallar bitmez sanıyordum.Masallar da kanayan düşlerimiz gibi kanayıp duruyor hayatın içinde hep bir yanı eksik…
İstasyon sarısı düşler zamanla eskiyip yeni bir kentin postmodern kartpostallarını süslemekten başka neye yarıyor ki! Oysa ağrı kesiciler acılarımı kesmiyor miligramı ne olursa olsun.Acıların büyüklüğü o kadar korkutuyorki beni…içime içimi almıyor içim…
Yolunu kaybetmiş “bir düş yolcusu’’sanmıştım liman arayan gemiciyi. O gemici bir düştü uzak yollara giderken.Kimin cebindeki düştü(n) bilmiyorum. Ama sen bir düştün, karşılıksız aşklardaki ilk celsede düşen bir düştü(n) .Bense kısa molaların verildiği bir kent. Söyle gemici, bu aşk nereye sığar karanfilli düşlerin bittiği yerde,hangi limana,hangi kente sığar ki bu aşk…
Sulamaktan yoruldum ayrılıkları-mı-n düştüğü yerleri. Hangi coğrafyaya sığar acı(m) ,hangi kente,hangi kentin masalına. Sen ikinci kentin masalcısıydın ama bilemezdin hangi kelebek erken ölür,hangi masal unutulmaz,hangi nehir durgun akar akınca kıyısına vurmaz…
Sen ikinci kentin masalcısıydın ama hiç gelmeyen…Çocukluğu(mu) n utangaç hâli, az karanfil gülümsemesi, portakal kokusuna uyanan Akdeniz’li bir düştü(n) .Kahramanları kayıp bir masaldan geliyorum şimdi.Sen masalcısı olmayan bir masaldaki düşsün. Bundandır her bulut bir hüzün olur ve her sabah bir damla hüzün düşer yere…
Söyle senin masalında hangi ölüm kokusunu yitirir. Ki sığarsın kalbime yer olmadığı(n) halde.Var mı masalcı masalında ölümün sefa ve hoş gelişindeki beyazlık.
Düştüğüm boşluk ikinci kentin masalcısının boşluğuydu. Yıllardır çocukluğunda hiç tanıdık simitçisi olmayan bir akşamüzeriydim. Masallarını geceleri ay dedesiyle paylaşan ve yıldızlardan kendisine anne düşüren bir çocuktum. İşte bu ben korkutur beni. Aynadaki suskunluğumdan korkmasam saçlarımı kazıtacağım …Acılarımı kınıma sokacağım itirazı elimizden alınan her karar karşısında beklemek beklemek beklemek…İkinci kentin masalcısını ve kayıp kahramanların düşlerini …

Özgür K
Kayıt Tarihi : 3.1.2009 15:30:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hayrullah Tiyekli
    Hayrullah Tiyekli

    Cok güzel,tebrikler.Cok sevdigim sairlerin siirlerinden aldigim tad var bu siirde.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Özgür K