Çok öncelerden tanıyorum sanki sizi
Eski bir çarşıdan
Henüz işportaya düşmemiş
Fakat sırasını bekleyen
Kekik kokusunda yakınsınız galiba
Saçlarınız sedeften
Bir mercanı andıran gözleriniz
Düşmemiş hala korkulara
Bir meddah gibi
Savunmasız ve günahsız kılıyor beni
Şimdi ikimiz
Bu çarşıda hem ağlayan
Hem oynayan çocuklar gibiyiz
Sabahlar, erken bizim için
Akşamlar uzak şimdi
Ellerinde içi gözyaşı dolu bir balonu gezdirir gibi
Biraz haylaz biraz tedirginiz
Patlasa sanki şimdi şuracıkta
Tüm dünya boğulacak sanki
Söyleyin şimdi
Neyin doğrulamasıdır geçmiş
Ne kadar acı çektiğimizin mi
Ne kadar ders aldığımızın mı
Hem ben
Yaşamı boyunca her dersten sınıfta kalırken
Siz nerelerdeydiniz ki
Şimdi o çelik / çomak tutan elleriniz
Hangi milattan kaldı
Bir yandan beni
Diğer yandan kendinizi döversiniz
Yapmayın
Ne olur yapmayın
Bu kurutulmuş defne kokulu çarşı
Bir şeyler fısıldıyor hep kulağıma
Eskidik ama kaybolmadık henüz der gibi
Hem ben kaybolsam
Siz bilirsiniz, bulursunuz beni
Siz kaybolsanız
Bulurum ben de sizi
Henüz düşmeden tezgahlarda
Ne olur bakmayın artık geriye
Tükeniriz
Dağılır bu çarşı tek bir sorguyla
Köle pazarlarına düşeriz
Özlem SABA
Özlem Saba
Kayıt Tarihi : 30.1.2023 01:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Özlem SABA’nın Şiir Kitapları; Münferit Aşklar, Aşk Kadından Öğrenilir, Beklenen Sevgiliye, Hoş Geldin Sevgilim, Beni Güzel Uğurla, Gül Bahçem, KertenKelebek Şiirler, Aşkımdan Vurdular, Gül Kurusu Ölümler
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!