Düş Kırıntıları Şiiri - Necla Argüz

Şiirlerde sana benzetmeler, kokusu olmayan çiçekleri..
Tatlı uykulardan, bir mavinin hüznüne uyanmak,her sabaha yeniden,
Armağan etmek düşleri, varlığımın yokoluşlarına..
Masallardan arta kalan, son sayfanın isyanımı acaba?
Hiç sebebsiz gece ağlamaları, yenik düşmese huzurumun gölgesine..

Seni bulmak isterdim,
Gecenin ağır ağır mısralara düşen penceresinde..

Zamanı geçmiş ağıtlardamı yüreğim, sus diyorum..susmuyor!
Yaktığım gemiler, zincirlerinden salıverdiğim hayaller..
Susuz bir nefes gibi geçirdiğim saatler ve, yine hüsran, yine hüsran!
Ama ben;
Seni bulmak isterdim..
Kuytulara çekilmiş bir dalga misali denizimin koynunda
Bin yıllık mevsimi olmayan günlerde..sevdanın beni vurduğu yerlerde..
Seni bulmak isterdim,sana sürgün, sana hicran, sana yetim halimle.

Ne çok sözlerim var, kayıp şehirlerin suskunluğu misali..
Nakış işler gibi yüreğimin eksik kalan yanında, dilimden düşmeyen adınla..
Nasıl deli, nasıl cesur acılarında bu hikayenin..
Yinede;
Seni bulmak isterdim..

Ruhumu salıverdim bir kere..

Düş kırıntıları fısıldıyorum,
Senin olmadığın her yere.
..........................................Necla Argüz........18 12 2011.......İzmir

dost kalemlerden

Fısıltılarımdan kocaman yankılar aksediyor
Ellerim uzarken sesinin geldiği yere
Tükenişime alkış tutuyorsun mısra mısra
Senli betimlemelerim kanayan yara oldu
Hücrelerimdeki varlığını duyamıyorum artık
Ya gel hiçbirşey olmamış gibi yeniden
Yada beni düş kırıntılarınla rüsva etme

Hamza Görgülü