...
Asırlık ağaçların gölgesinde,
Coşkun dere akıyor usul, usul.
Tatlı bir tırtıl örmüş kozasını,
Sonsuzluğa bakıyor ışıl, ışıl.
Köpük, köpük dereler çağlar,
Sokakta karşılaştım.
Satarken güllerini,
Alırken alın terini.
Yırtıktı elbisesi,
Ayağında terliği.
Devamını Oku
Satarken güllerini,
Alırken alın terini.
Yırtıktı elbisesi,
Ayağında terliği.
Günün şiiri ve şairini kutlar, başarılar dilerim.
Tırtılların ömürleri fazla uzun değildir. Eğer o, normal bir tırtıl ise, ya ormancıların itlafına maruz kalır ya da, karınlarını tırtılla doyuran bir kuşun kursağında son nefesini alır. Bu kaderden kurtula bilenlerse, kelebek olurlar ama onların da fazla ömürleri yoktur. Çünkü bir kuşa yem olma olayı onların ekseriyeti için değişmez kaderdir. Bu avcılara yem olma hadisesinden paçayı kurtara bilenlerse, ilim adamlarının dediklerine göre yine fazla yaşamazlar.
İpek böceği tırtıllarının akıbetleri ise daha fecidir. Çünkü onları kaynar kazanlarda diri, diri haşlanmak gibi feci bir ölüm beklemektedir. İnsanlar, üzerlerine parlak giysiler giyebilmek uğruna asırlardır bu vahşete imza atmaktan çekinmemişlerdir. Yani: Tırtıllar, - eğer bunu düşüne bilecek kadar bir ilim ve akıla sahiplerse- ölümlü her varlık gibi sonsuzluğu hayal edebililer lakin ona ışıl, ışıl bakabilirler mi, orasını bilemiyoruz?
2. Kıt'adaki "İpek böceği koz sağar" ifadesi hayatın gerçekleri ile bağdaşmıyor Tuba hanım. Çünkü, ipek böcekleri kozasını sağamaz. Kozalar bir ineğin ya da koyunun süt veren memesi değil ki sağılsın. Öyle bir özellikleri olsa bile, onlar kendi kendilerini sağmıyorlar, Onları sütlerden menfaat elde eden insanlar sağıyorlar. Burada ipek böceğini kazanlarda kaynatıp onların ipeklerini sağmak kast ediliyorsa, bu sağma ameliyesini böcek kendisi yapmıyor, onu kazana atan insanlar yapıyor. Yani, bu mısradaki ifade tashihe muhtaç bir ifadedir.
Gençlerin - yanlış ve günah olmasına rağmen- duygusal davranarak kadere isyan etmeleri ekseriyetle söz konusu oluyor ama bu mevzunun, yağan yağmurdan bahseden mısra ile mana olarak ne alakası var, anlayabilmiş değilim doğrusu?
"GÖKLERDE VE YERDE OLAN HER VARLIK VE HER MAHLUK, ALLAH'I HAMD/ÖVGÜ İLE TESBİH EDER, LAKİN SİZ ONLARIN DEDİKLERİNİ ANLAYAMAZSINIZ." Ayetinde d denildiği gibi, bülbüllerin ötüşleri ne bir ilan-ı aşktır ne de bir seranattır. Onların yaptığı, kendilerini yaratıp bu aleme gönderen ve gül dallarına konmak gibi bir hayat tarzı lütfeden Rablerine karşı hamd/övgü yağdırmak ve ona şükrtmektir.
İpek böceğinin rızkının ekseriyetinin dut yapraklarında olduğu bilenlerin malumudur ama onlar bu rızıklarını aramaya çıkmazlar. Çünkü, onların üretilmesi ve ipekleri için beslenip büyütülmesi işi, ipek üretimi yapan kişilere aittir. Yani, çok sevdikleri rızıkları canları pahasına da olsa ayaklarına gelmektedir.
Normal tırtılların akıbetlerini yukarıda anlatmıştık. İş ipek böceği tırtıllarına gelince vaziyetin vahamet arz ettiğini de hülasa etmiştik. Bu tırtılların kozalarından çıkıp semaya kanat açmalarının mümkün olmadığını da yeterince beyan etmiştik. Onun için ayni mevzuda tekrara girmek istemiyorum. Çünkü onların kozalarını delip uçma imkanları asla ve kat'a mevzu bahis olamıyor.
"Umut kelebeği" diye bir kelebek olamaz. Bazı batıl inanç sahipleri, böyle saçma şeylere inansalar da, gerçekte böyle bir şey mevzu bahis olamaz. Çünkü, umutlar ve ümitleri gerçekleştirecek olan, fani hayvancıklar( kuşcuklar, böcekler) değil, Alim, Hakim, Kadir, Şefik, Kerim, Rahman ve Rahim olan Allah'tır. Bahtlar ise, hem bizlere hemde başka varlıklara meçhuldür. Zira, onları Allah-c.c-, daha kainatı yaratmadan önce yazmış ve "Levh-i Mahfuz" denen ana kader kitabına kaydetmiştir. Ayet-i kerimenin beyanına göre, ona da ancak onları okuyup tatbik etmekle vazifeli melekler muttali olabilir.
Netice: Tuba hanım kardeşimiz, bu siteye gireli pek fazla olmadı. Bildiğimiz kadarıyla da şairelik hayatı da pek eskiye dayanmıyor. Dolayısıyla da, şiirlerinin muhtevası ve ifade tarzı herkesi tatmin etmeyebilir. Biz kendisinin iyi niyetine ve bu sahadaki gayretlerine -yazdıklarına bakarak- şahidiz. İnşaallah, ileride çok daha manalı ve çok daha güzel şiirler yazacağını ümit ediyor, yeni çalışmalarında başarılar diliyoruz.
Ahmet İhsan bey;
Biz, bu sitede bir noter görevlisi ya da her önüne gelene yağcılık yapıp, hak edene de etmeyene de müspet puanlar ve yorumlar yazan bir dalkavuk değiliz. Biz, hem şuur ve mana muhtevalı şiirler yazan, hem de, yazılan şiirlere ilmi, akli ve dini kıstaslara göre gerçekçi yorumlar yapan bir yetkili şairiz. Yani, bizim burada bulunmamızın en önemli sebebi bunlardır. Sizin hangi niyetle burada bulunduğunuzu bilemem diyeceğim ama, bu hakeret dolu ifadelerinizden gayet net olarak anlaşıldığna göre sizin niyetiniz, şuurlu şairlere ve yorumculara hakaret edip, ortamın huzurunu bozmak ve kendinizce bizim gibi gerçekçi şairleri ürküterek bu sitede dilediğini gibi bozgunculuk yapabilmektir lakin, hiç boşuna heveslenmeyin. Zira biz bu sitenin kuruluşundan beri sizin gibi nice kötü niyetli müfsitleri bu sayfalarda mat ederek siteyi terk etmelerine vesile olduk. Bu Kudsi hizmetimize de inşaallah ölene dek ya da site kapanana dek sürdüreceğiz.
Hem niye sadece beni Ramazanın son on gününde itikafa gönderip de kendinizi muaf tutuyorsunuz? Yoksa siz, Müslüman değil misiniz? Dediğim gibi, siz güya bizi hakaretlerinizle korkutup ürküterek siteden kaçıracak ve meydanı kendiniz gibi minafıkane tavırlar sergileyen su-i edeplere bırakacaksınız. Avucunu yala bay densiz iyimi? Şahsıma yakıştırdığınız o çirkin tabirleri de aynen zat-ı alilerinize iade ediyorum.
Kelebeğin bahara yakışması gibi,
Şiir de güne....
Bir kez tebrikler Tuba Hanım...
Güne düşmüş
şiir ve şaireyi tekrar tebrikle
esenlikler
Oldukça mükemmel enfesss
Hiç de tırışka olmayan bir yazı..
İlkokul çocuğuna kompozisyon ödevi ver
Kim nerede ne zaman nasıl
Tasvir betim eder
Öznemiz ne
tatlı bir tırtıl
Tüm bütün tırtılları tadar
Tadı nasıl acaba der taam edersin
Kimi ekşi kimi acı kimi tuzlu tırtıl içinde
bu tatlı (şirin şeker) tırtıl kozasını örüp tamamlamış
Sonsuzluğa(!)
Nerede bakıyor kozanın yanında
Ne zaman bakıyor
Koza örülüp tamamlanınca
Nasıl bakıyor ışıl ışıl
Tırtıl değil maliye nazırı nebati bey mübarek
Işıl ışıl bakıyor
Köpük, köpük dereler çağlar, iken
Eğer ekspress baskı aceleye geldi imla
Yazım hatası değil ise
İpek böceğimiz az önce ördüğü kozayı sağmaya başlıyor
Sütünü alacak
Veya ipek böceği koza sağlar denilerek sosyal bilinç şuur oluşturuluyor
Bir genç küsmüş bahtına ağlar,
Çisildeyen bir yağmur yağar.
Dikkat edin çisil çisil değil
Çisildeyen bir yağmur yağar iken
ne gam tırtılımız
Kursakları dolu dönen kuş gibi rızk peşine düşüyor
Serenat yapar bülbül güle,
Kokular yayar gül bülbüle,
Arım balım peteğim lay lay lom
Gülüm dalım çiçeğim bilsen ki koza öreceğin
Çözülür koza kanat açar
Paslı yüreklere neşe saçar
Yirmi üç nisan yaşasın çocuklar sevinin büyükler
Bir tüy gibi süzülür
Bir teyyare misali uçar
"Bahtını arar uğur böcek umut kelebeği
estek köstek
Çok güzel yaa ruhuma hitap billa
Duygular dile gelmiş
Duyguma tercüman oldu
Dün burada dokuz dalda oskara aday
Gerçek bir baş yapıt vardı
Adamda adamın merkep damarı olsa içi yağını eritir
Adamı adeta bitirir
Alıp bir alemden başka aleme götürür
Ayağı yerden keser bir şiir vardı
Bu şiir açık söyleme gerekirse o ayarda olamayacak kadar yüzeysel
Fazla bir derinliği
Çok bir didaktik ders verir
İçeri yapı akıtır
Sicim gibi gözyaşı döktürüp
Elektrik üretir
Değirmen çevirir yönü olmasa bile
Bir çok müsveddeye beş çeker
Klavye başına geçsin aynı terane
Kendi üfürükten platonik dandik aşk hikayesini temcit pilavı gibi ısıtıp
Yandım öldü bitti mahfoldum ey sevgili nerdesin ihtiyacım var sana
Beni yanlız komasana
almam asla üzerine kuma sana
Eriyip döndüm muma sana
Şeklinde yazan
Şarlatan şabalak müreşairlere nispeten
Hayli hoş
Haaark kulağde
Muhteşem şahane enfes yapıt olmuş
Adeta çukunatalı lokum tat lezzet nefaseti şiir tattım
Başarı devamı diler
Teprik ederim
Vay beee ne eser yaaau
Teşekkür seçki kurul
Doyarak kalktım şiir sofra karnım ses verirken gurul gurul
Sayın Hüseyin hocam bende şiiri okurken ilkokul 2. Sınıf kitaplarındaki şiir olarak okudum. Her hangi bir iddiam zaten yoktur. Beni tanıyan kişiler öylesine yazdığımı biliyorum ve yazdıkları olumlu yorumlar için size ve tüm değerli arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
Ben Cihat üstadımı asla yaftalamadım ki o bunu kendide ifade ediyor. Dünün hıncını benden çıkarmanızı doğru bulmuyorum.
Duygular kıyas yapılamaz
Saygılarımla
Güne düşen şiiri ve şairini gönülden kutlarım.
Saygı ile.
Güne gelen şiirine ve şairine tebrikler
Sevgilerimle...
Sadece yaşamak yetmez ”dedi kelebek,“ Güneşe, özgürlüğe ve biraz çiçeğe sahip olmak lazım. -
Dedi -->> Anderson.
Sevgili , Tuba günün şiiriyle
seni burda görmek çok güzel ...
Tebrikler ... ve sevgiler ..
ALLAH kainatı en güzel en muhteşem yaratandır. Ne kadar anlatsak anlatamayız aklımız fikrimiz yetmez... yine de anlamaya anlatmaya çalışıyoruz. Insan yazdıklarını Yüce Yaratıcıya bağlamalı. Sözlerin efendisi O'nun dur.
Kaleminize yüreğinize sağlık...Günün şiirini ve şairini kutluyorum
Saygılar selamlar sunuyorum
Irmağın ağaca
İpek böceğinin yağmura yazdığı...
Kelebeğin ise ateşe uçtuğu...
Tabiat...
Tebrikler
Bu şiir ile ilgili 28 tane yorum bulunmakta