Düş Diktatörlüğü Şiiri - Metin Akdeniz 2

Metin Akdeniz 2
19

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Düş Diktatörlüğü

(zihnim isyankâr, belleğim yeryüzünün en kalabalık caddesi.
içim ise yirmi dokuz çeken şubatın yalnızlığı
ve ben az sonra bu parantezin içinden çıkıp
bazı sevimsiz cümleler bırakacağım kent meydanına.
sonra bir karahindiba çiçeğine üfleyip
uçuşan tohumlarının arkasından gideceğim.)

her yer iktidar, her yer ordularca kin
bozulmasın diye soğutucuda sakladıkları “ezmek” fiili
büyük laflar ederler büyük masalar etrafında
tanrının onlara lütfudur arabalar, mevkiler, korumalar
ne de olsa her yandan kuşatılmıştır halk
ne de olsa onların en sevdiği oyuncaktır halk
canları sıkıldığında dipsiz bir çukura ittikleri

en sevdikleri anayasa: kan, korku, kargaşa,
bulanık su, örgütlenmiş toz, uyku hapları
çünkü insanın düştüğü kesinleşmiştir

en sevdikleri konuşma:
yoksulların cenaze törenlerinde ölmeyi yücelterek
“ezanı susturamayacaklar” nutukları çekmek
asıl anlatmak istedikleri “ezeni susturamayacaklar” dır

en başarılı oldukları şey:
her sokağa trajedi dükkanları açmak
çıkarttıkları savaşlara çiçek ve kuş isimleri koymak
ötekini yok saymak ve sahte vatan sevgisiyle
konforlu localardan milli açları izlemek

en sevdikleri insan tipi:
eğilip bükülebilen, sonsuza kadar bozulmuş,
bayrakları seven ama insanları sevmeyen

en sevdikleri tiyatro:
vanaları kapatıp yangınlar çıkartmanın barbarlığı
ve yalan; kuşkusuz en doğru yaptıklarıdır

şurada kıpırtısız duran kocaman şey de;
kıstırılmış insanların muhteşem sessizliği

“hepiniz kötüsünüz” diye bağırıyorum var gücümle
karahindiba çiçeğinin rüzgâra yenilişidir belki gücüm
belki de havada süzülen tohumlarının
boşluklara bıraktığı anlam tanecikleridir
eski binalara çarpıyor sesim
eski insanlara, terkedilmiş bahçelere
hasarlı duyguların tedavi olmak için sığındığı dağlara
sonra yıldızların arasında ufalanıp
kendi yüzüme çarpıyor sesim yeniden
sıvası dökülüyor yüzümün
yeni bir hayat çıkıyor ortaya derimin altından
yürürlükten kalkmış itirazları düzelten bir hayat

sonra birden, birden değil tabii
biriktirdiğim riskli sözcüklerden
aklımda direniş, ekmek, şarap, karanfil
masamda huzursuz kitaplar
o kitaplardan birinin ilk sayfasına
“kitapları olanın yenilgisi olmaz” diye yazmıştın
hüzünleri olur ama yenilgisi olmaz

daha sabah olmamışken
kapı çalınıyor, kapı hep çalınır böyle zamanlarda
bazen de kırılarak girilir çirkin ruhlarındaki koçbaşıyla
kara giyimli kötü suratlı muhafızlar gelmiştir
iktidarlara ulaştırılmıştır direnişin melodisi
saksılar devrilir, kitaplar rehin alınır
evin küçük kızı ağlatılır babasının yanında
“bizimle geliyorsunuz hemen, sizi
düş diktatörlüğü kurma suçundan alıyoruz”
ve taktıkları o metal şey bileklerdeki kelepçenin dansıdır
çünkü bilmezler kelepçelerin düşünceye dönüşeceğini
o sırada yol boyunca sana eşlik eden tek şey
karahindibanın havada süzülen tohumlarıdır

iktidar her yerde, direniş de…*

(*Michel Foucault: ktidar her yerde, direniş de)

Metin Akdeniz 2
Kayıt Tarihi : 17.4.2022 11:37:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Metin Akdeniz 2