Sur dibinde üç çay görmez gözüm duymaz kulağım
Bir sual sorulur cevabı olmayan, bir frekans açılır anlaşılmayan
Sigaram tenime yapışır, dünyayı sorgular dumanı
Pamuk ovaları suları bulandırır,oysa pırıl pırıl bem beyaz pamuklar verir
Saf sular bulandıkça kirli eller beyazlar
Nereye gideceği işaret edilmiş bir yolda rehber arıyoruz
Ufak bir tarif yeterdi bize bir buğday tanesi, bir gök parçası
Bir ışık nerden geldiği bilinmeyen bir köprü
Yıkılınca suları kırmızıya bulamayan
Patronral oturmuş kahkahalar atar
Anaları avratları nefes almayacak kadar utanmakta
Parçalandı yürek ve çocuklar büyüdü birden
Birden yükselmeye başladı binalar, birden çökmeye başladı insanlar
Herşey birden bire oluverdi
Üzüldük ağladık güldük fakir olduk zengin olduk aç olduk tok olduk
Her ne olduysak olduk ama herşey birden bire oldu
Durup dururken yollardayız,ömrümüzü uzakmaktayız, sevgilimizi özlemekteyiz
Çocuklarımızı sevip torunlarımıza tarlalar arsalar bırakmaktayız
Nedenli nedensiz durup dururken birden öleceğiz
Kim ne derse desin yaşamadık yaşayamayacağız.
Kayıt Tarihi : 27.11.2009 01:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)