Aşk ne renktir?
Rengi var mıdır aşkın?
Ya kokusu, kokusu var mıdır?
Sahi, aşk ne renk kokar?
Bir hikayesi olmalı insanın,
"Benim gençliğimde..." diye başlayan
ama dilden geri dönen sonra.
Bir bakıştan ve hatta dudağın kenarına iliştirilmiş
yarısı yanmış sigaraya uzanan elden,
Yarısı hayata veda etmiş
Gidecek bir yeri olmalı insanın
Ve bazen başını bırakıp gitmeli.
Geride kalmalı hayata dair her şey.
Bir tek yüreğinde yaşama sevinci.
Ne sevgiliye ait bir iz,
Ne hayatın telaşı
Beş yıl oldu gurbete düşeli
Beş koca yıl
Fazlası var eksiği yok
Güne vursan ömre bedel.
Cemo ile çıktık yola
ayazında sabahın
Sen yoksan gözlerimin değdiği yerde
Bu şehir de yoktur benim gözümde
İstanbul,
Sevdalım.
Gözü yaşlım, buğulu bakışlım.
Uzak türkülerin hasretiyle yollarına düştüğüm
Sana geldim bir ince sızı yüreğimde
sevda sevda, özlem özlem, türkü türkü.
İçine çeker beni,
içine içine
bu gece.
oysa ben
ne seni yaşayabildim
Yaslayıp duvara sırtımı şöyle
bir sigara yaksam
Gölgeleri kaybolmadan şehrin.
Bacak bacak üstüne atsam bir de
Değmese kimse keyfime
ve hatta ben bile.
Özlemek nedir bilir misin?
Sabah güneşin doğmasını beklemektir,
Akşam güneşin batmasını
Ve ikisi arasında geçen zamanda
Seni düşünmek.
Ne okuduğunu bilmem
Ne yazdığını da.
Hem okur, hem yazardı
08:15 vapurunda
Terasta, hep aynı yerde
Ve ben hep Onu seyrederdim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!