DÜRRE (İNCİ)
Belli mi olur
Öyle bir gün gelir ki;
Şiirlerim bir şaire olur ayan
Hele dur bakalım
Geçsin biraz daha zaman
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Tavit Kürkçüoğlu
Kime : İnci Germenliler 1
Tarih : 25.11.2014 09:29 (GMT +2:00)
Konu : İNCİ ŞİİRİ
İNCİ
Yüzlerce sene evvel çok güzel bir kız varmış.
Ayağına kapanıp bütün gençler yalvarmış
Bu eşi bulunmayan güzeli almak için.
Erimişler aşk denen alevden için için,
Güneşin sıcağıyla eriyen karlar gibi;
Hepsinin bu sevdadan hicran olmuş nasibi...
Böyle yaşıyorlarken dünyalarına küskün,
Güzel kız davet etmiş aşıklarını bir gün.
Demiş:'Elbet veremem gönlümü hepinize,
Fakat bir müsabaka açıyorum ben size:
En güzel en kıymetli inciyi bana her kim
Getirirse onunla artık evleneceğim...'
Aşıklar mallarını feda edip satmışlar,
Dört taraftan en büyük inciyi aratmışlar.
Yüzlerce sene evvel bir saz şairi varmış;
Bu gencin de gönlünü o kızın aşkı sarmış.
Aklını alıvermiş gök ela renkli gözler;
Her dakika biricik sevgilisini özler,
Her dakika ağlarmış, sızlarmış, ah edermiş;
perişanmış, mahzunmuş, derbedermiş..
Duymuş müsabakayı bu aşık da nihayet,
'İnci nedir' diyerek o anda etmiş hayret.
Çünkü o ana kadar inciyi bilmiyormuş.
'İnci nasıl şey? ' diye bir ihtiyara sormuş:
'Ben onu hiç görmedim gezdim de diyar diyar.'
Demiş ki zavallıya gülümseyip ihtiyar:
'Güzel bir taştır inci, kadınların süsüdür;
Durduğu yer onların açık, beyaz göğsüdür.
Denizden çıktığından pahalıdır gayetle..
Bu sözleri duyunca aşık bakar hayretle,
Der ki:'Ben deniz nedir, onu da bilmiyorum.'
İhtiyar denizi de anlatır:
'Dinle yavrum, Bu öyle bir susur ki ufuğa kadar açık,
Bazen dalgalar kıyısında ufacık;
Bazen fırtına çıkar, hava olunca lodos,
Deniz birden kudurup kayalara vurur tos.
Sen karada gezmişsin belli bu yaşa kadar.
Bu dağların ardında çok uzak bir deniz var.
Pek merak ediyorsan yürü, memleketler aş.'
Saz şairi, bu sözler bitince, yavaş yavaş
Denizi bulmak için seyahate koyulur;
Uzun yollar üstünde harap olur, yorulur.
Nihayet gök toprağa ışığını dökerken
Bir sahile yaklaşır, henüz şafak sökerken....
Aradan bir yıl geçip nihayet mühlet bitmiş,
Aşıklar akın akın kızın yanına gitmiş.
Hepsi de dizilmişler önüne birer birer;
Ellerinin üstünde donuk, beyaz inciler.
Güzel kız seyre dalmış,oturarak yerine;
İpek elbisesinin uzun eteklerine
Bütün delikanlılar koymuş hediyesini!
Gözlerini açarak herkes kesmiş sesini:
'Acaba hangisini kabul edecek? 'diye.
Dışardan bir gürültü duyulmuş o saniye:
'Bırakın muradıma ben bugün ereceğim,
Bırakın sevgilime inciler vereceğim...'
'O da getirsin' diye güzel kız vermiş izin,
Şair içeri girmiş tereddüt etmeksizin.
Anlatmış kalbindeki sızlayan bir yarayı,
Anlatmış uzun uzun bütün bu mecarayı.
'Ben bir şair aşıkım, elimde bir kırık saz,
Yapyalnız yaşıyorum, derdim çok, sevincim az.
O güzel gözlerine bir pınar gibi gönlüm
Yıllarca aka aka tükendi tahammülüm.
Fakat seni unutmak gelmiyordu elimden.
Ve bir gün işittim ki inci istemişsin sen.
Ama bu ana kadar görmemiştim ben onu,
Öğrendim bu incinin denizde olduğunu.
Deniz nerede diyerek arıyordum bu sefer;
Aşkının kuvvetiyle aştım dağlar tepeler.
Nice ülkeler gezdim nice dağlar dolaştım,
Bir sabah sonu gelmez bir denize ulaştım:
Güneş içinden doğup içinden batıyordu;
Sular arzın üstüne yaslanmış yatıyordu.
Rüzgar yavaş esiyor,engin sessiz, durgundu;
Vücudum aylar süren yolculuktan yorgundu.
İndim büyük denizin o büyük sahiline
İncileri topladım,uğraşıp didinerek.
Aşıkın sözlerini dinlerken kadın erkek;
Şair omuzundaki bir torbayı uzatmış,
Yere bağını çözüp, incileri boşaltmış.
Fakat o anda herkes kahkahalarla gülmüş:
Çünkü inci yerine çakıl taşı dökülmüş.
Güzel kız genç aşıka demiş: 'Bunu iyi bil:
Bu, parayla alınan incilere mukabil,
Senin çakıl taşların pek değerlidir elbet;
Şair! Yaşayacağım seninle ilelebet..' Nazım Hikmet
Şiirin bütünlüğü, konunun bütünlüğüyle muhafaza eilmiş. Her dizenin bir önceki ve bir sonraki dizelerle anlam bağlatısı ustaca kurgulanan sanatsal değerin ölçülerini başarıyla yansıtmış. Kutluyorumk...++
Harika bir şiir okudum üstadem,yüreğine sağlık.Tam puan ile sayfamda.Saygı ve sevgilerimle
Tek kelimeyle muhteşem... Devam cann... Sakın her dalgıca beyan etme halini. Kim bilir. Değer bilen bir halık olmasa da deryada bir balık vardır elbet dürrün değerinden anlayan...
Çok nüktedan, bir o kadar da manidar bir şiir. Kutluyorum sevgimle İnci hanımcığım. Nicelerine...
mükemmel bir paylaşım.
Güzel oldukca hoş beğenerek okudum
Duygular hisler ve anlatımlar su gibi.
akıp gittiği bir zamanda gelen ilhamın .
vermiş oldugu ganimetten biz okurlarına
armagan olan eseri Kutluyorum ve
başarılarınızın devamını diliyorum.
Selam ve saygılarımla.
ŞİİR, İNSANIN YAŞAMINI BİÇİMLENDİRDİĞİ VEYA DÜŞÜNCEDE ÜRETTİĞİ KURGUDUR. BUNUN ENGÜZEL ÖRNEĞİNİ OKUMA HAZZINI ALDIM. TEBRİKLERİMLE
SAHİPSİZ DÜRRE’YE (İNCİ’YE)
Zamane sarrafı… :)
Vardır bu zamanın da gerçek sarrafı. Kadir kıymet bilen… Takdir eden…
Şiirlerinin ışıltısı gözlere ve gönüllere aydınlık oldukça, çıkar halden ve dilden anlayan bir âcizane sarraf.
Zamana dur demek mümkün değil. Ancak yerinde duracak, aslında yerinde sayacak olan yalnız kalpler.
Kaderden belki…
Belki istedikleri için…
Şiir deryasında bir İNCİ gibi ışıltılı oldukça kendinizi kabuğunuzun içinde saklayamazsınız. Var olan, varlığını hissettirir.
Siz de şiirlerinizle varlığınız ayan beyan gösterenlerdensiniz.
Zamanı gelir, zamane de anlar.
Tebrik ve takdirlerimle birİNCİm.
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun.
Dostça ve sağlıcakla…
Hikmet çiftçi
29 Kasım 2013
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Değerli çalışmanızı yürekten kutluyorum. Emeğinize ve kaleminize sağlık. .+.+. Saygı ve sevgi ile kalın.
Hikmet Yurdaer
olur olur değeri bilen mutlak bir gün olur. yeter ki hak yerini bulsun.
Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta