Şafağı beklerken gözlerinde yaş dolu ana
Bir yetim çığlığı yankılanır Anadolu’da
Yiğit beklerken tezkeresini, iki gün kala
Serseri bir kurşun girer tam anlının ortasına.
Seni ne uzun bir selvi gizleyebilir
Ne de dumanlı dağlar saklayabilir
Hilâl'in uğruna ölmeyi bekleyen
Şehadete koşan yiğitten kim kaçabilir.
Dereler, tepeler, taşlar, yokuşlar
Dağlar dumanına büründü
Sessiz sedasız, yağan yağmur sonrası
Toprak kokusu sardı yine etrafı.
İnsan...
Tabiatın ikliminde yetişen mahluk...
Bir bakışla aşık olunmaz ama
Her aşk bir bakışla başlar..
Gözlerinin içine bir kez baktın mı sevgilinin
İşte o an bir yanardağ halini alır yüreğin,
Damarlarında kan yerine lav dolanır.
Umutsuzluklar içinde bir umut gizlidir,
Daha söyleyemeden tükendi kelimelerim
Rüyalarımdasın, her gece seni düşlerim
Gönlüme sızı salan toprak gözlü yâr.
Sevda trenine bindiğinde yüreğim,
Yaşlı bir ağacın gölgesinde
Ellerinden tutabilmeyi diledim.
Derdime çare bulmaya çıktım yollara
Kâinatın ışık saçan her zerresinde
Seni arıyorum toprak gözlüm...
Batılı hak sayan bir akrebin kıskacında
Kapana kısıldım mağaranın yamacında
Yavaş yavaş akrep ile yelkovan savaşırken
Zindana düştüm gecenin karanlık noktasında.
Yürüyorum geceye inat, ardıma bakmadan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!