Seni kendine getiren neydi,
Beni düşündüren ne bu kadar?
O kadar değersiz bir parçayım ki bu kansız tabloda,
Yer vermek kalbinde bir yerlerde,
Niye?
Cevapsız sorularınla bulandırdığın su boğuyor beni.
Bir kere görsem, baksam gözlerinin içine,
Nefes alacak gibiyim.
Nasıl düşünürüm ki senin dışındaki ihtimalleri?
Göz önündeki çiçek buketlerinden bana ne,
Bana çiçekler açtıran sesin olmadıktan sonra.
Çözemiyorum dokunuşlarının sihrini,
Bilemiyorum, aman, buralarda niye dolaşıyorum ben?
Ne eksiğin ne fazlan; tam bir deliliksin.
Dert misin, bela mısın bana?
Çare misin, deva mı? Çözemiyorum gelişlerini.
Varlığın da yokluğun da çekilmiyor ya…
Bin kez söyledim, binlercesini de söylerim:
Seviyorum ya..
Sorularla vakit kaybetmek niye?
Yolum dolaşıyor, ulaşamıyorum.
Ayın, güneşin üzerinde parmak izlerin;
Yüzün çizilmiş her baktığım yere.
Ne kaldı, biliyor musun? Koca bir boşluk.
Kırıp döktükçe, haykırdıkça biriktirdiğim hıncımı,
İyileşir sandığım kalbim kaldı.
Ben kaldım, bir ceset yığını üstünde parmak izlerin.
Bak, saçlarıma: her telinde sen.
Bak, gözlerime: her bakışım sana.
Bak ellerime, korkma, bak;
Ellerim hâlâ senin ellerinle sarılı.
Bakışların olurdu, kıvılcımlar saçılırdı içimde.
Öyle bir dokunurdun ki, taştan sert, yapraktan hafif hissederdim kendimi.
Silemiyorum, alamıyorum kendimi senden.
Nasıl bir yanılsamaydı bu böyle?
Adını aşk koyduk yalanların çıkmaz sokağı.
Gölgene dokunarak alıyorum yolları;
Ve sen yoksun, ben hâlâ sende kayboluyorum.
Kayıt Tarihi : 2.11.2024 21:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiir bence kelime oyunları değil,hissettirip düşündürebilendir.İşte güzel bir örnek
TÜM YORUMLAR (1)