Hışmedince sevgilim karşımda gaddar görünür.
Gamzesin hilmeylese yine zülfekar görünür.
Öyle mecnun olmuşum kim gamzesi fettana
Günde bin kerre zulmetse bana kâr görünür.
Dağıtır zülfünü yar ol renkten renge girer.
Öyle bir mar ki saçın cadu ile cenge girer.
Ruzigar vursa eğer saçları bin ses çıkarır,
Hem duyan şairlerin eşarı ahenge girer.
Bâd-ı sabâ sanki neden böyle firâr edersin?
Ben gibi divâneyi görmez de karâr edersin.
Saçlarının arkası aşkımdan nişâne saklar,
Bilmeden ahvâlimi ellerle pazâr edersin.
O gül yüzün gerçekten de gül açar,
Bezm-i İlahi’den süslü gibidir.
Gözlerinse a’malara yol açar,
Aşkın yolu hepten puslu gibidir.
Alem güzelliğin nakşeder dile,
Çık harabattan gönül içtiğin âbın tadı yok,
Hem kadehten haz alınmaz, hem şarabın tadı yok.
Mey sunar çok saki ta bezm-i elestten bu güne
Hem meyin meyhanenin, hem de harabın tadı yok.
Yârin etrâfını hüccâc gibi sâf sâf edelim.
Kâbe olsun ol büt-i tersâyı tavâf edelim.
Gel rakibim şöyle meyhâne içinde oturup,
Senle aşk üstüne yârle iki üç lâf edelim.
Sâkiyâ senden diğer bezmimde sâğâr istemem.
Çünki âşık mâşukundan ayrı zinhâr istemem.
Gâr-ı hayâlimde mâşuk yüzü senden yeğ midir?
Sende elhâk bu hayâlden özge ruhsâr istemem.
Bir hayâl-i âşinâdır âşiyânda ol güzel.
Çünkü yârdan özge yârdır bu cihânda ol güzel.
Derd-i aşktır beni dâim böyle Mecnű n eyleyen,
Deli gönlüm her dem ister hani, kanda ol güzel.
Nasıl unutsun ki gönlüm o anı,
Bitti deyip bana baktığın zaman.
Anladım böyleymiş yarin vicdanı,
Gözümden yaş gibi aktığın zaman.
Bir başka gülerdi gözünden için,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!