Durgun bir nehrin yamacında oturmuş hayallerimi düşünüyorum.
Neler yaşadım ve neler yaşıyorum, kimler vardı hayatta kim kaldı geriye
İyiliklerin kötülüklerle savaştığı, kimi zaman mağlup kimi zaman galip geldiği.
Sahtelikleri gerçeklerle kucaklaştığı, olumsuzlukların güzelliklerle savaştığı
Sevdanın aşka hasretine şahit oldum.
Duruldu nehrim, durgunluğun vefasızlığına düştü gönlüm,
Çağlardı bir zamanlar yanardı görenler kalplerinden
Ağlarlardı ılık ılık, buz tutmuş yürekleri kaynardı.
Buz tutmuş yüzler, asık sıratlar tebessüm dolardı
Ey gül yüzlüm sen bana varmadın, yürek kan ağladı.
Duruldu nehrim ama hala kurumadı, hala içimde sen varsın
Gelsen de gelmesen de bu canda hep sen olacaksın
Kayıt Tarihi : 17.9.2009 10:14:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir hikaye gerekirse, bir hayat zaten bir hikaye değilmidir. Karamsarlıklar umudum mücadelesi arasında kaldığında, ortaya bir hikaye daha çıkar, belkilerle avutulan bir hikaye. acabaların kovaladığı, yersiz yurtsuz nedenlerle kaplı amacına ulaşmanın verdiği hazzı geride bırakacak kadar durgun. bu gün karamsarım ve umutlarımı besleyen sevdamdan uzaktayım. 5000 kilometreden fazla mesafeler var aramızda. neler olacağını bilmediğim bir geleceğin tam ortasında hayatın umuda dönüşmesini umud ediyorum. ve hala kalbimde bir kor taşıyorum, sahibinden çok uzakta
![Mustafa Özbıyık](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/09/17/durgun-nehir.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!