Duran Emmi Şiiri - Miralay Gökçehan

Miralay Gökçehan
4

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Duran Emmi

Hüznün sabahı kapında tıklıyor zamanı
Oturmuş efkar saçıyor sonbahar gözlerinde
Eskimiş yiğitliğinden kalma sefil bir diklik
Yıkılmam ulan diye vuruyor yüreğinde
Oysa saçların eylül şarkıları söylemekte
Ellerin ya o ellerin!
Bir soluk gibi yuttuğun hayatın
Hoyratça harcanmış gençliğinin resmi
Acı acı çile nakşetmiş ellerin
Okşadığında saçlarını yavrularının
Gerçeği haykıran nasırlı ellerin
Oy Duran Emmi,neleri anlatmıyor ki ellerin

Hüznün sabahı kapında tıklıyor zamanı
Oturmuş efkar saçıyor sonbahar gözlerinde
Huzura çağıran sabah ezanı çınlarken kulaklarında
Gitmişliği ile vefasız ömründe bu sebepsiz telaş niye
Aldanmış bir hayatın çılgın suskunluğu
Yıllanmış dertlerini bir bir çarpıyor yüzümüze
Bu mulayim halinin içindeki heybetli isyan
Çürütür bir gün zıpkın gibi çarpan yüreğini
Ah duran emmi ah
Anlaşılmazlığın burukluğu yüzünde
Yalnızlıktan yakınan incinmiş bakışların
Bilinmez bir masalı anlatıyor bize

Hüznün sabahı kapında tıklıyor zamanı
Oturmuş efkar saçıyor sonbahar gözlerinde
Depreşirken bir bir acıların sözlerinde
Ilıman ikliminden tufanlar savruluyor hece hece
Kırılgan cam buğusu hayatında
Bırak olduğu gibi kalsın bu işkence
Bir sen değilsin ki koca ömrü tüketen sevmelerde
Ah duran emmi ah!
Zaten hüznün sabahı tıklıyor kapında zamanı
Vakti gelince ömür,
Her yağmurda göç şarkıları söylermiş
Ecel kendini göç yağmurlarına atanı severmiş
Ah duran emmi ah!
Hüznün sabahı kapında tıklıyor zamanı
Oturmuş efkar saçıyor sonbahar gözlerinde
Şimdi fırtınaların kopardıysa seni köklerinden
Telaşsız,sessiz
Devrile devrile yıkılıyorsun eceline…

Miralay Gökçehan
Kayıt Tarihi : 13.5.2006 20:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Miralay Gökçehan