devirdim küpeşteye konan düşçül uğur böceğini
sabahları budanmış günün yasası mı
yola düşmenin huysuz karanlıkta
kurumuş anızım başladım yanmaya
sevdakarası kervanlar sılasız
bir bulut düşünerek düşecek ardına
dilini yutmuş yeraltı ırmakları
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,