Peşinde koşuyoruz her şeyin
Bazen paranın, bazen hayatın
Hiç durduğumuz yok
Durasımızda...
Dursak, hayatın ara duraklarında
Göreceğiz, güzelliğini insanın
Sorsanız; durakları var mı ki hayatın?
Var!
Ben keşfettim, yirmin birincisi
Heh! diyorsun eriştim ergenliğe
Kendim kazanıp kendim yemeye
Her türlü karar vermeye
Oysa ki alınıvermiş elinden
İlk karar verdiğinde benliğin
Yolun düşüveriyor yoldan geçen bir maratona
Sürükleniyorsun, alkışlar arasında
Otuzunda takılana kadar
Ne oldu? Diyesin geliyor
Nerede o eski ben
Merdivenler niçin bu kadar uzun
Önceden var mıydı yokuş, burada
Sonra bir kargaşa,
Çocuktu, paraydı, puldu, eşti
Kaptıveriyorsun kendini
Sele kapılmış bir dal gibi
Tutunabilirsen, duruyorsun kırkında
Saçlarının uçlarında seni inkar eden beyazlar
Yüzüne vururcasına yaşını...
Ellin, altmışın her biri durak
Nefes almasını bilirsen durarak
Şimdi dile gelip sorsan bana
Yok mu başka durak, hayatın farkına varmaya
Var dostum, var
Aşık ol önce, iyice kan benliğine
Sonra dur, sor kendine
Ben neredeyim diye
Bırakıver kendini yalnızlığın koynuna
Hayatı anlamak adına
Fark edeceksin ki,
Neleri ertelemişsin
Neleri atmışsın zamana
Bir küçük aşk uğruna
Kayıt Tarihi : 4.3.2005 19:54:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)