Fırlamış çivisi, yerli yerinden
Boşlukta başı boş, dönüyor dünya
Feryadı, figanı, yakar derinden
Ateşi küllenmiş, sönüyor dünya
Göklerin incisi, masmavi rengi
Bulunmaz evrende, emsali, dengi
Kaybetmiş yazık ki, girdiği cengi
Barbarlık taçlanmış, yanıyor dünya
Sandık ki savaşlar, sanki bir oyun
Diz çöker önünde, eğeriz boyun
Kurbanlık keçiyiz, adaklık koyun
Kasabı, katili, kınıyor dünya
Esmeri, sarıyı, siyah, beyazı
Her dilden yakarı, dilek, niyazı
Kuruyu, pilavı, cacık, piyazı
Sindirir içine, sanıyor dünya
İnsanoğlu haris, yedikçe doymaz
Masumun kanını, içtikçe aymaz
Kendinden değilse, dinini saymaz
Utançtan boşlukta siniyor dünya
Barışı coşkuyla, candan, övgüyle
Savaşı kahırla, nefret, kaygıyla
İnsanı yürekten, sevgi, saygıyla
Ezelden ebede anıyor dünya
İnsanı yok eden insandan kaçın
Sevgiye, dostluğa, kucağı açın
İlahi kudrete, el ele uçun
İyiyi, kötüyü sınıyor dünya
Kayıt Tarihi : 25.2.2006 23:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!