‘’Dünya küçük alem, insan büyük alem’’
Belki günler, belkide aylar süren bir tefekkürdü bu cümle benim için.
İnsan yaşadıklarını kendine daha iyi mal ediyor ve yaşadıkça karşı dünyaya daha güzel anlatabiliyor.
Hamuş olmuş bir varlığım. Dil olmadan önce kulak olmam gerektiğine inandım ve yaşadıklarımı yazmayı tercih ettim.Yazdıkça kendimi buluyorum, yazdıkça kendimden geçiyorum.
Bir varlık ve yokluk savaşı içerisindeyim. Ne var’ım... Ne de yok...
Bu varlık yokluk savaşı böylece devam eder biz s’özümüze dönelim.
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.