Yüzlerce yıl,benim güzel kadınım acı çektin,
Vecid’de maden taşlarıyla gömüldün,toprağa
Büyücü tapınaklarında,içirdiler ölümün zehrini,sana
Kadınlık onurunu kirletmek için,
Diktaların kırbaçlarında acıtıldı sol yanın,
Yalnızca ölüm ve doğurganlık hakkı verildi sana,
Bedenini gizleyen siyah çarşaf ardın daki
Açlığı,solgun titrekliği göremezdi caniler,
-Ki bunu saklayacak kadar onurluydu,içindeki ikdidar..
Yüz yıl öncesi anadolu toprakların’da
Oyulmuş çınar gövdesine haps ettiler seni,
Ağaç yaprakları kurumaktaydı,zalimliğin karşısında,
Arada küçük delikden korkunu izlerdi,zebaniler,
Ağacın dallarında gezinen küçük kurtcuklar gibi,
Biraz olsun gün ışığına hasretti gözlerin,
Yıllar sonra o hapisden azad ettiler,seni
Çıktığında dışarı,insana benzeyen köpekler
Bir akrep koydular sol göğsün üzerine,
Zehri işlerken damarlarına,orada kapadın gözlerini,
Ölümü tadıyordun,birde çağresizliğini,kadının..
Senden sonrada öldürüldü orada kadınlar,
Yeni idamlarla çıktı ortaya padişahlar,
Boynuna kalın urgan geçirdiler,
Güzelim saçlarını aldılar yerinden,
Ucuz altınla satın aldılar seni,kocandan,
Zindandan duyuluyordu çagresizliğin çığlıkları
Uzaklardan duyulan bebek sesleriyle tanıştı,sesin,
Aldatılmıştı bahar,gözyaşlarında akan kanda,
VE bir gün dogacakdı senden sonra ki kızlar,
Küçük adamların yataklarında satılacakdı bedenleri,
Yeşil doların rengini hiç görmemişdi kızların,
Birgün öldügün topraklara getirdiler mavi gözlü kadınları,
Hanedanlık dedikleri ülkemiz de,satıldılar
Bir çoğu dokdor,hemşire,avukat’dı
hepsinin ayrı birer hikayesi vardı.
Degirmenden farksız istanbul sokaklarına salındılar şimdi,
Sarı bıyıklı pezevenklerin,yırtık ceblerini dikmek için,
Evet kadınım,öğütüldü bedenin bu topraklarda,
Korkunç dişliler arasında ezildi ince zarif bedenler,
Seninde onlardan hiç bir farkın kalmayacak,birgün,
Sonunda sende ezilen kadınlık onurunla öldürüleceksin,
Yada sömrüleceksin,fabrikalarda,dokuma atölyelerinde,
Oysa yürüdünüz çıplak ayaklarla,halkların zaferi uğruna,
El kapılarına pazarlandınız,iki koyundan daha ucuza.
Ama birşeyler kımıldıyor içimde,hemen şuramda,
Dans ederken bağıracaksınız,sokaklarda,
Büyük bir devrim havasında,zafer aşkıyla
Yeniden doğacaksınız,yüzyılların ezilmişliği sonrasında,
Türkülerin en güzel yerinde,boyvereceksiniz şiirlerimizde,
Şaşıracak herkes,en başta haydutlar bu işe,
Gözlerinizdeki bakışların ciddiyetinden,korkacaklar,
Yüzlerinin renkleri değişecek bu duruşunuza,
Bir meşaleyi alıp yürüyeceksiniz bu alanda,
İşte o gün bana bak! yüreğime,gözlerime bak!
Utancımı gizleyemem senden,
Yalnız ben değil, dünyada utanacak karşınızda
Sadece sizin olacak bu ülke,bütün bir dünya
Binlerce yıldır ezilen,dövülen,öldürülen kadınım,
Güneş bu sabah sizin için doğacak,
Gözlerimizdeki yaşı,yüzünüzdeki tükürükleri kurutarak,
Koparacak bir parçasını uzatacak kutsal ellerinize,
Alevlenecek ateş topuna dönecek buralar,
Kuruyup yandığında tüm çirkinlikler,
Yeni bir bahçe yeşerecek toprağımızda,
Her renkden insanın
Özgürce yaşadığı bir bahçe..
Devrim DokdereKayıt Tarihi : 12.3.2011 22:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!