İçimde bir şey var,
ağır ağır eritir beni.
Sanki dünyam yıkılır,
ben çökerim.
Bir fırtına kopar içimde
her zaman;
ne gören olur,
ne duyan olur beni.
Sessiz bir nehir gibi akar,
damla damla bir parça alır benden.
Unutmaya kalksam,
gelir gözlerimin önüne davetsiz.
Yıllardır içimde oturan
bir misafir gibi
hiç ses etmeden yerleşir.
Nasıl anlatayım ki
olmayan hayalimi?
Her adımımda,
her işimde varsın.
Duvarda titreyen gölgelerde,
pencereye düşen ay ışığında
hep izlerini görüyorum.
Duyuyorum.
Gecenin içinden adın geçer,
kalbime çöker ağır ağır.
Sen uzak bir nefes kadar
yakınsın aslında;
ama dokunmak, bir ömür kadar
uzak olur bana.
Bazen “unutayım” derim,
ama her sokak seni hatırlatır.
Bir ses, bir rüzgâr, bir gölge…
Hepsi senden kalma bir anıdır.
Ben artık biliyorum:
Bu dünya, hasret ağacıdır.
Kökü içimde,
dalları senden yana.
Ve ben seni
bu hayatta değil,
göğe yükselen bir duada bulurum.
Belki bir gün,
ruhlar bedenlerden kurtulunca
aynı yerde dururuz.
O vakit susmaz içim.
O vakit çözülür bu yük.
Ama şimdi…
bu dünyada
kim duyar sesimi?
Kim anlar derdimi?
Yine de sorarım kendime:
Unutabilir miyim seni?
Biliyorum, olmaz…
Çünkü hasret,
benim yazgım;
sen ise yazgımın adı.
mesakin-18/11/2025
Mehmet Emin Sakin
Kayıt Tarihi : 18.11.2025 19:16:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!