-- Machu Picchu
And dağında sis içinde, taşlar konuşur sanki,
İnka’nın nefesi kalmış, geçmiş dokunur yüreğe.
Dünya der ki “harikadır”, gökte saklı bir ülke,
Machu Picchu uyandıkça, tarih iner gölgelere.
---
“Hey hey… Rüzgâr eser Andlardan, bin yıl geçer taşlardan…”
---
Petra
Kızıl kayayı oymuşlar, zaman durmuş kapıda,
Petra'nın her bir duvarı, susmuş bir destan gibi.
Gün batınca parıldayan, gül rengi bir harika,
Çölde yankı olur sesi, çağırır eski dili.
---
“Ahh… kumların altında saklı bir medeniyet var…”
---
– Çin Seddi
Uzatmış bedenini, dağdan dağa bir ejder,
Her tuğlası bir milletin sabrı, gücü, bekçisi.
Göğe doğru kıvrıla kıvrıla, tarih orada gezer,
Seddi aşan rüzgâr bile, yavaş eser sessizce.
---
Tac Mahal
Aşkın beyaz sarayıdır, göğe düşmüş bir hayal,
Bir hükümdarın gözyaşı, mermerde hâlâ yaşar.
Tac Mahal’e her bakan, kalbinde başka bir hâl,
Sevdanın ölümsüz sesi, yıllara inat taşar.
---
“La ilahe… aşkın mimarisinde ölümsüzlük var…”
---
Colosseum
Roma’nın taş halkasında, zaman döner durmadan,
Savaşların çığlığı var, tarih çıkar karşına.
Çöken duvarlarına rağmen ayaktadır dimdik hâlâ,
Bir medeniyet nefes alır, sessiz gecelerinde.
---
Chichén Itzá
Maya’nın göğe uzanan, kutsal merdivenleri,
Güneş iner basamakla, zaman çözer düğümü.
Chichén Itzá der ki; “Ben bilirim göklerin sırrını”,
Yıldızlarla konuşan bir şehrin kadim hükmünü.
---
–
Dünya döner, insan gezer, tarih yazar taşlarda,
Her bir harika bir nefes, bir hatıra çağlarda.
Gez dünyayı dostum, gör, her biri başka bir sır,
Yedi kıtada yükselen bu mucizeler daim var.
Kayıt Tarihi : 6.12.2025 17:37:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!