Nemenem âlemdir şu garip dünya;
Kırk yıllık yârenler yabancılaşır.
Boşuna, kurduğun dünyalık hülya,
Dev adam sandığın; gör, çocuklaşır.
Babalar tanımaz evlat yüzünü,
Anne hatırlamaz dünü, bugünü.
Herşey sarpa sarar, bulmaz düzünü,
Kimi zaman bilmez ölümlü günü.
Uzak düşer evlat, gözden, sıladan,
Hayatın zorluğu bünyeyi yorar.
Nizama uymayan düşer sıradan,
Boş koymaz Yaradan, hep hesap sorar.
Gençlik bir hesaptır, yaşlılık öyle,
Hatırla arada geçmiş zamanı.
Hangisi emrine tam uydu, söyle;
Boşa saçamazsın sapı, samanı.
Çok bayram görsek de, ömürler biter,
Güller koparılır, laleler solar.
Her bayram sonrası gör neler yiter?
Şu dünya dediğin; boşalır, dolar...
26.06.2017
Fatih-İST.
Kayıt Tarihi : 27.6.2017 18:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bursa'ya taşınan kırk yıllık bir dosta bayram tebriki için telefon açtım. Öksürüklerle karşılaştığım ahizede kendimi tanıttım ve bayramını tebrik ettim. Yine boğulurcasına öksürüyordu; beni tanıyıp tanımadığını sordum:"Yok, tanımadım..." dedi. Yine öksürükleri arasında kendimi hatırlattım;" Ha, haaaa, ha..." dedi ama yine tanımadığını anladım ve telefon kapandı. Çok hüzünlendim. Bu şiir düştü kaleme. İnşaallah öte âlemde diye geçirdim içimden...E.Ö.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!