Dön yüzünü mehtaba, sırmalaşsın saçların,
Serin gölgesi vursun yüzüne ağaçların,
Endamın heykelleşsin üstünde yamaçların,
Dünya böyle durdukça sen de dur, sen de varol.
Öyle kahkaha at ki; billurlaşsın kubbede,
Sesin ta yıldızlara ulaşsın bir hamlede,
Nitelemek seni zor cümlede, kelimede,
Dünya böyle durdukça sen de dur, sen de varol.
Heykellerden farklısın, çünkü mermer soğuktur,
Çiçeklerden farklısın; çiçek senden soluktur,
Sen sulara benzersin; sular oluk oluktur,
Dünya böyle durdukça sen de dur, sen de varol.
Kar tanesi gibisin; yumuşacık, ılıkça,
İnsan baharı görür yüzüne bakındıkça,
Saçın nura boğulur yağmurlar yıkadıkça,
Dünya böyle durdukça sen de dur, sen de varol.
Kalbimden bir tel koptu seni gördüğüm anda,
Sandım ki yaşıyorum görkemli bir masalda,
Ben kendimi yitirdim bir haşmetli ummanda,
Dünya böyle durdukça sen de dur, sen de varol.
Deniz nasıl seslerse denizciyi kendine,
Sen de beni çağırdın bir büyülü engine,
Yollandım sana doğru ölümü bile bile,
Dünya böyle durdukça sen de dur, sen de varol.
(HANÇER YARASI isimli Hece Şiirler 'inden > 63-64/100)
İsmet BarlıoğluKayıt Tarihi : 23.8.2004 09:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!