Ne zaman gelsem kapına
Bu gün yokum yarın gel dersin
Ne zaman adresini sorsam
Ben o sokaktan taşındım dersin
Ne zaman seni sevdiğimi söylesem
Sus! Sus! daha çok erken dersin.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Beni bedelsizce sevsin istedim
Bir daha geri alamadığım
Gençlığımi versin istedim.
ah bu nankörlükler olmasa değilmi çok güzel anlatmışsınz yüreğin susmasın selamlar
Toplumsal karakter , insan kalitesinin düşüklüğü ve şahsiyetsizlikler . Zaten bunları arındırdığımız takdirde , ya mezarda , ya da düşüncenin denizinde ölüme cebelleşiyoruz. Geriye de fazla seçenek kalmıyor , insan yüzünü görkemli doğaya dönecek ve üretmek için sürekli devinecek.
Başka şanşımız yok . Sevgili Özlem Çetin şiir çok güçlü .
Biz sevmesini bilen kadınlar hep öyle değil miyiz, adarız kendimizi sevdiğimize, ruhumuzla ,bedenimizle, yüreğimizle, karşılıksız severiz arı duru, hiç çıkarsız, önyargısız, art niyetsiz ama karşılık olarak biraz sevgi bekleriz tabii ki .bulurmuyuz ? Ben duymadım pek bulanı. Bir tek ömrümüz vardır harcarız sevgi uğruna böyle .Yüreğinize sağlık kaleminiz susmasın
Sana inat, bana inat
Dünden sattım senle dolu yarınlarımı,
Dünden sattım senle dolu anılarımı,
Gencecik bir bedene emanet ettim
Sim siyah acılarla yoğrulmuş yüreğimi.
Yüergine sağlık harika bir şiir.....( 10 )
Özlem Hanım,
Sevdiği kişi ,bu sevgiye lâyıksa,seven kişi mutlu bir âşık olur.Yok,eğer sevilen kişi,bu sevgiye lâyık değilse,seven kişi ,o zaman da 'şair' olur...
Duyguları ces'urca anlatan güzel bir şiirdi.
Kutluyorum 'şair'ini,saygılarımla,
Ünal Beşkese
Şiirlerinizden bir çoğunu okudum ve her bir mısrayla gidip-geldim; ne yeri ne sebebi vardı bu gidişlerin. Öylesine yürek dolusu duygu, öylesine içtenlik vardı ki; hele duyguların dizelere düşüşü mükemmeldi. Hangi şiirinize yorum yapma, ya da eleştirme hakkım olabilir. Bilinç ve bilgi, ayrıca Türkçe'nin yerli yerinde güzel kullanımı ve şiirlerinizdeki akıcılık ve çok güzel bir tablo gibi bizlere sunulması bence susup sadece okumamızı gerektirir. Hep var olun...
gençliğinizi geri almak dileğimle yüreğinize sağlık şiirlerinizin dili çok güzel
' Dünden sattım senle dolu yarınlarımı ', şiir başlığıyla ben burdayım diyor zaten. derin anlamlar içeren şiirinizi kutlarım
sadık fedakar va duyarlı bir şiir okudum...kaleminiz daim olsun saygılarımla...
bu siir yahsi geldi ama sonunda al- vere dondu
mani incitti yani sana zaman ayimadigina sikayet ede bilermisin bilmen man bunu ayird edemem belledemem siz ayird ediniz bellediniz dun bu parka gitti
bu arabalrin birindeydi yo yo bu agaca bakirdi
tabrizli jabir
Bu şiir ile ilgili 28 tane yorum bulunmakta