DÜNDEN BUGÜNE
Bulutlar yerleşip, mekân kurmuş gözlerime
Haberde gelmiyor ki yârdan, dünden bugüne
Fırtınalar önünde savrulmuş hislerimle
Yorgunum ben yorgun, dünden bugüne
Hayat unutturdu bana, masumca gülmeyi
Rab karşılıksız nasip etmiş bana sevmeyi
Sevdaya düştüğüm o Eylül ayından beri
Solgunum ben solgun, dünden bugüne.
Dünyada çekerim, aşkın kahrını yükünü
Aşk dumanı ruhuma çöküp kesti önümü
Kalmadı bir kelâmım, maviş çaldı sözümü
Suskunum ben suskun, dünden bugüne.
Efkâr hüküm sürüyor gecemde gündüzümde
Gülüşüm esir kalmış, son resim karesinde
Mavişime hasret mutsuz geçen şu ömrümde
Huysuzum ben huysuz, dünden bugüne.
Çok sevmiş yıpranmış, harap ve bithap olmuşum
Beni sevmeyenin peşinden yedi ay koşmuşum
İmkânsız aşkın yüzünden, sararıp solmuşum
Sürgünüm ben sürgün, dünden bugüne.
Kimini yıkar aşk, kimini yakar kavurur
Bir kum tanesi gibi gök yüzüne savurur
Benim gönlümü de, hasretle yaşla doldurur
Kırgınım ben kırgın, dünden bugüne.
Madem ki vuslat yok, aşktan uzak mı durayım
Umutları kalbime gömüp, nasıl kaçayım
Aklım karışık, bilmiyorum ben ne yapayım
Çaresizim ben çaresiz, dünden bugüne.
Yazan: HAMDİ YAVUZ KANTAROĞLU
16 Mart 2020
İSTANBUL
Kayıt Tarihi : 4.7.2023 13:52:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!