bir eksende dünya dönüp dururken
ben telleri mahzun kırık gitardım
haşin mızrab altlı üstlü vururken
yâre değil talihime çatardım
kesrine de deli gönül kesrine *
nâmelerin şiirine nesrine
sevdaların özgürüne esr’ine
menekşeler karanfiller atardım
hatırlarım mazideki dertleri
yıprattığı yiğitleri mertleri
hasret ile beklenilen fertleri
el uzatıp ellerini tutardım
çalsın hüznün en acıklı marşı da
sevgi yanda vuslat ise karşıda
yer tutsaydım ben de büyük çarşıda
tezgâh kursam iyi karpuz satardım
korkmuyorum kaderimin şerrinden
vuracağı kadar vursun derinden
kurtulmaya çamurların kirinden
kumlara da buzula da yatardım
huzurunda ne kabaydım ne böndüm
alevdim de nefesinde hop söndüm
çölde bitab düşmüş Mecnun’a döndüm
avucundan zehir olsa yutardım
olmasaydı bugün dünde kalsaydım
ağlamazdım biraz huzur bulsaydım
lutf edeydi Mevla, diken olsaydım
muhannetin ciğerine batardım
Aydın der ki işte benim hikâyem
açık açık yazdım yoktur kinayem
ruhum oldu artık kurda kuşa yem
imkân olsa biraz şeker katardım
Kayıt Tarihi : 10.1.2023 22:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
* Karacaoğlan'dan ilham almak yasak değil ya... Ruhu şâd olsun.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!