Dün gece uykum yoktu, düşündüm çocukluğumu
Bir kenara bıraktım, açlık ve tokluğumu
Ansızın ilham geldi, götürdü çok geriye
O yıllar orda kaldı, gelmez artık beriye
Belki çocuk olduğumdan, her şey bir su sesiydi
Geçim derdi ve sair, acep neyin nesiydi
Sungur Mahallesi, o yıllarda pek şendi
Çocukluğumun bir kısmı, bu mahalde yaşandı
Zabıt kâtiplerinden, Süleyman Çağlar vardı
İbrahim çağlar ise, bahçelere bakardı
Sadık Atay, Halit Ertaş, Berber Süleyman
Yıldız Mustafa yazın, gelirdi Adana’dan
Komşu, Mehmet Yılkınç’a, topallar da denirdi.
Kantarcı Bekir ise, bize hısım gelirdi
O devirde en büyük, Keleş Ali konağı
Yazın, yaylacıların çok güzel bir durağı
Ermeni komşumuza, Misrop ağa derlerdi
Mesleğini yapmaya, değirmene giderdi.
Hamal Osman sessiz ve de temiz insandı
Onun için geç kalkmak rızka mani olandı
Ayvalıkta, top ya da, çelik değnek oynardık
Akşamları eyvandan, araçları sayardık
Radyolardan hep anons! Lamba gece yanmasın
Nedenini öğrendik. Yunan hedef almasın
Otobüsler peş, peşe bütün asker gidiyor
Çünkü Mehmet(cik) Kıbrıs’ta Rum’u deli ediyor
Genç yaşında dedem, felç olmuştu aniden
Kader öyle yazılmış, ne gelir ki elden
Mekânı cennet olsun, ebem çok çile çekti
Ama böyle halinden, hiç şikâyet etmedi
Hem dedeme bakardı, hem de mişmiş yarardı
Eskileri cir yapıp topak, topak sarardı
Seferberlik çocuğu, yokluk nedir bilirdi
İsraf hususunda da, bolca öğüt verirdi.
Bana herkes gülüyor, ne bulursun geçmişten
Kime ne fayda gelir bu dünyadan göçmüşten
Bilmezler ki yoğurdu, yine o yoğurt yapar
Arif olan her kişi, geçmişten hisse kapar.
Kayıt Tarihi : 30.11.2007 08:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çocukluğum Malatya'nın Darende ilçesinde geçti. İlçeye bağlı Sungur mahallesinde 16 yıl kadar oturduk. 1971-1985 yılları arasında o mahallede geçen hatıralarım bir akşam gözümün önünde canlandı. Bu hatıralardan yola çıkarak kaleme aldığım şiirimdir.
TÜM YORUMLAR (1)