Dün gece seyrimde bir şara vardım
Niyaz ile kapıları açılır
Laleli sünbüllü bağını gördüm
Bülbül öter gonce güller seçilir
Pazarında gül alırlar satarlar
Koklaşuban canı cana katarlar
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Ali Nurdur Ali Nur
Muhammed Nur
Ali Nur
Değerli Osman Can.
Öncelikle saygılar sevgiler sunarım.
Yorumlarınız samimi ve içten.
Güzel ağbim .
4. Murat bir bektaşi tekkesine tebdil- i kıyafet , içki teftişine gittiğinde , bektaşi babaya mestanelikte duran fıçıları sorar!
Baba da , içinde üzüm olduğunu söyleyince , murathan tekrar sorar , üzüm koyup ta şarapmı eylersiniz ?
Bunun üzerine Dedebaba zekice ; Biz içine sadece üzüm koyarız, neylerse mevlam eyler... Der
Sevgili Asuman Can .
Sorunun cevabına gelince.
Şarap da , mey de , bade de Alkoldür.
Bunlar kadim Anadolu medeniyetleri ritüelleridir.
Kadimden beri Anadolu inanç ritüellerinde Bade yani Alkol vardır. İçilir.
Sümer , hitit , hatti arkeolojik eserlerinde , insan donunda resmedilen Tanrı , krallara, hakk aşıklarına kadeh ( bâde - alkol ) uzatır.
O kadeh Aşk Şarabıdır.
Aşk Işk, dır (yunus emre şiirlerinde Işk der hep)
Işk, Güneştir
Güneş tanrıdır
O tanrının adı Gök Ali dir (Gök Tengri)
Gök Ali Gök tanrıdır
Devlet-i Ali Asuman : Gök Ali Devleti demektir. Osman,hüsmen,hasmen,asmen isimleri Asumandan gelir, arapça değildir.
Gök Ali, nin Sembol hayvanları ( kutsal hayvanları) vardır.
Aslan
Geyik
Boğa(sarı öküz)
Turna gibi.
Gerisi Arap şii hurafeleridir.
Eğer sormak istediğiniz başka bir şey varsa cevaplamaya hazırım
Saygılar sevgiler
...kıymetli DEMİRCAN bizim tevilimizde Allah için böyleydi. fakat resmen üzümden ve üzümden elde edilenden(engür) bahsediliyor.
...umarız öyledir ve öyle olmasını ne kadar çok arzu ederim bir bilseniz.
...bu fani sanki bigünah mı? tabii ki hayır. tüm iyi niyetli kardeşlerimiz için duacıyım.
...inşallah Allah rahmetiyle muamele kılsın, günahlarımızı bağışlasın.
...öyle değilse öyle anlaşılacak absür sözcükler, ne bileyim sinir uçlarını yalayan sözcükler kullanılmasın. daha doğrusu kullanılmaması dileğiyle herkese saygılar efendim.
Değerli Osman Can.
Öncelikle saygılar sevgiler sunarım.
Yorumlarınız samimi ve içten.
Güzel ağbim .
4. Murat bir bektaşi tekkesine tebdil- i kıyafet , içki teftişine gittiğinde , bektaşi babaya mestanelikte duran fıçıları sorar!
Baba da , içinde üzüm olduğunu söyleyince , murathan tekrar sorar , üzüm koyup ta şarapmı eylersiniz ?
Bunun üzerine Dedebaba zekice ; Biz içine sadece üzüm koyarız, neylerse mevlam eyler... Der
Sevgili Asuman Can .
Sorunun cevabına gelince.
Şarap da , mey de , bade de Alkoldür.
Bunlar kadim Anadolu medeniyetleri ritüelleridir.
Kadimden beri Anadolu inanç ritüellerinde Bade yani Alkol vardır. İçilir.
Sümer , hitit , hatti arkeolojik eserlerinde , insan donunda resmedilen Tanrı , krallara, hakk aşıklarına kadeh ( bâde - alkol ) uzatır.
O kadeh Aşk Şarabıdır.
Aşk Işk, dır (yunus emre şiirlerinde Işk der hep)
Işk, Güneştir
Güneş tanrıdır
O tanrının adı Gök Ali dir (Gök Tengri)
Gök Ali Gök tanrıdır
Devlet-i Ali Asuman : Gök Ali Devleti demektir. Osman,hüsmen,hasmen,asmen isimleri Asumandan gelir, arapça değildir.
Gök Ali, nin Sembol hayvanları ( kutsal hayvanları) vardır.
Aslan
Geyik
Boğa(sarı öküz)
Turna gibi.
Gerisi Arap şii hurafeleridir.
Eğer sormak istediğiniz başka bir şey varsa cevaplamaya hazırım
Saygılar sevgiler
efendim o duste gorulen sehir.. cenneti aladir.. kapisi.. dua ile niyaz ile acilir
ora gulluk gulistanlik.. bag bahceli.. kevser adi verilen sarap irmagi akan yerdir..
kildan ince kilictan keskin kopru evveli.. kil kadar hakikat yederler terazide..
mumin olanlara İdris Nebi hulle bicer..
orada yeme icme yoktur.. aslen cennetten cikma koyun kuzu orda melesir ancak artik kurban edilmez.. guzellikleri munis uysalligi ile.. arafatta durmayip orayi suslerler.. ait olduklari anavatanda..
gul kokusu peygamberin ter kokusudur..
saf gonullu insanlari hak sever..
asigi asik oldugu masugu.. hakki nura garkeder..
bu sara.. nail olanlar kalp gozu acik olup temiz dusunceli kimseler girer..
. sirra erenlerin saridir..
bu sara erme icin.. erenler elde olani satar savurur.. dunya malina ehemmiyet vermez itibar etmez.. gonul almiya calisir ihtiyac sahiblerine.. darda kalana yardim eder.. gonul kazanir.. kimse kirmazlar.. bir gonul kirdinsa dahi hepsi bos.. maazallah kul hakki..
bu sarda.. serbet ezilir.. kevssr ickileri icilir.. bu sar.. gonulde yatan pazaryeri.. gonul alinan pazar.. gonul saridir..
demis.. gonulde yatana ermesi dilegi..nur icin de yatsin temennisi..
gule olan sevdasi.. kokusu.. peygamberimizin kokusu oldugu icin.. diyen.. bu hak asigi.. sairimize.. gani rahmet dilerim.. mukerrer kez.. saygilar..
Bu şar Kul Himmet'im erenler şarı
Bu şarda satarlar erenler varı
Bu şarın adı var gönül pazarı
Engurlar ezilir meyler içilir
…kıymetli Hikmet bey görünen köy klavuz istemez. Artık hiç kimse gücenmesin ve YASAKLARDAN MÜTEVELLİ, gün yüzüne çıkamayan durumlar tüm çıplaklığıyla ortaya konulsun. En kötü karar kararsızlıktan evladır. Kulaktan dolma laflar ilen değil o işin erbabından, geleneğinden gelen birisi çıksın “HAYIR KARDEŞİM O BAHSETTİĞİ İÇKİ, ALKOL, ŞARAP DEĞİLDİR, bizim meclisimizde bunları katiyen içilmez” desin, biz de böyle tevil etmekten sakınalım.
…biz böyle söyledik diye hiç kimse yanlış anlamasın. Bu içki sadece o gelenekten, meşrepten, tarikten gelen “ALEVİ” insanlarda var da “SÜNNİ” olan insanlar da yok mu? Gırla gidiyor. Biz işi mezhepsel cephe de görmüyoruz. Sadece şiirdeki gerçeğe parmak basıyoruz.
…zaten ALEVİ geleneğinden gelenler çok çok güzel şiir ve türkü ortaya koymaktadır. Bulunduğum ortamda Türkü dinlemem gerekirse muhakkak ki ALEVİ menşei ararım. İlahi kanallarını da çok severim. En fazla ilahi dinlerim. Ama gönül türkü istedi mi ne yazık ki başka pınarlar pek tatmin etmez.
…bu yukarıdaki dörtlüğü aksi yönde tevil ettim ama başta kendimi inandıramadım. Ve o yaptığım yorumu asmaktan vazgeçip halihazırdaki yorumumuzu astık.
…daha 3 gün evvel Arap Alevi bir arkadaşımla konuştum. Kendisinin camide kur’an öğrendiğini fakat ne hikmetse ailesinin Allah’a inanmadığını ve de HZ. Ali için ne düşünüyorsun dediğimde de onu Allah olarak biliyorum dedi. Bunu kulaktan dolma biri olarak anlatmıyorum, bilfiil kendinden dinledim ve ayrıca o kesimden böyle düşünen varda Sünniden yok mu? Az öncede söyledim tonlarca.
…tekrar tekrar söylüyorum; asla mezhep olarak işe bakmıyorum. Herkesin inancı kendisine. Bunun farkında ve fevkinde olan bir NURANİ olarak yazıyorum.
…insanlık, insanlık, illada insanlık. Saygılar.
Kul olmanın şartları nefse ağır gelir kul olmak Hazreti Allah ın kulana verdiği en büyük rübbe mübarek peygamberimiz yaklaşan miraç da ne istedi önce kulluk
O zamanlar geceleri aydınlatacak eliktirik yoktu insanların kalpleri nur saçıyorlar onlar her yere sabır ağaçları dikmişler ve meyvelerini yemişler bu meyvelerinin biride rüya âlemi insanlara rüya ile de mesaj verirler Hazreti Allah yolundan ayırmasın
Şahısların özellerine değinmeden tasavvufi yönüyle veya sadese şiir yönüyle değerlendirmek lazım. Tebrikler güzel dizeler.
simdi efendim.. siirlerinin kendisini degil..
siirlerinin.. basliklarini.. siirlerinin.. adini verecegim..
siirlerinin.. ismi.. adi.. dahi.. siirdir..
gafil gezme saskin.. birgun olursun..
gel gonul.. kimsenin aybini.. yuzune vurma..
gonul kusu eski yuvadan uctu
uyan behey gafil hab-i gafletten
behey gaziler sunda gunahkar oldum
aklim fikrim yar.. eyledim.. ben.. bana..
altini kadrini sarraf bilir.. altin var.. altincik var.. milyen degerini dusurur.. bakir.. gumus katilmamis.. sari altina beyaz altina donusmemis..
som altin sairlerimizden birisidir.. cope dusse degerin kaybetmez..
gani rahmet diler.. secki sebeb.. tesekkur ederim..
NEFES…
Halk şiirimizin temel taşlarından en başta gelenlerden biri de Tasavvuf şiirimizin ilahi – nefes’leridir.
Dini duygularımızın ağır bastığı dönemlerde –aslında dinimizi olduğu gibi bütün güzellikleri ve özellikleriyle yaşamak düsturumuz olmalı- halk ozanlarımızın en çok başvurdukları şiir türüdür ilahiler / nefesler…
Tasavvufta daha serbest bir düşünce, daha rahat bir anlayış, daha insani bir değerlendirme esastır. İnancın aslına hilaf olmadan insani düşünce ve algı ile biraz daha farklı bir bakış sergilenir.
Var oluşun, yaratılışın sırları, görünenlerden görünmeyene giderek Yaratan’ın sırlarına, varlığına ulaşma anlayışıdır, şeklinde değerlendirmek de mümkün, tasavvufun temeli anlayışını.
Maddi aşktan, manevi aşka yönelmek gibi.
Tabiattaki her varlıktan, her nesneden onu yaratanı anlamaya, bulmaya çalışmak gibi.
Pirler, şeyhler bu işte sadece yol göstericilerdir. Doğru yolun bulunmasına vesile olurlar. Gönül ve ruh kapılarının açılmasına yardımcı olurlar.
Onlar adeta zifiri karanlıkların geceye ışık olan parlak yıldızları gibidirler.
Gecenin mah’ına, gecenin ay’ına pervane olan ışık huzmeleridir yıldızlar. Bunlar da aydınlığı arayan müritlerdir.
Tasavvufu kabullenmeden bakışımız ne derece doğru olur?
Yüzlerce yıldızı bir kenara bırakarak, onların kabul gördükleri o müstesna mekânlarda gerçek ışığa yönelmelerini, gerçeğe ulaşma yollarını düşünmeden doğru bir yaklaşım sergileyemeyiz.
Kul Himmet’in yaşadığı dönemde Pir Sultan gibi, Şah Hatayi gibi çok değerli ozanlarımız da parlak yıldızlar olarak karanlıkların aydınlığı olmuşlardır. Onlar daha fazla öne çıkmışlar, daha çok sahiplenilmişlerdir.
Efendim mey, bade âşıklık geleneğindendir.
O şahirde (şar) üzümlerden şaraplar yapılması ve içilmesi, gerçek anlamda da olsa, bade anlamında da olsa bu şiirimizde en çok kullanılan mazmunlardan biri olmuştur.
Bade içmeden âşık olunmaz.
Zaten ilk dörtlükte “Dün gece seyrimde bir şara vardım” diyerek bir bakıma rüyasında bir şehre gittiğini vurgulamışlar.
Yoksa gece vakti laleyi, sümbülü, gülü birbirinden ayırmak, bülbülün ötüşünü duymak çok da olası değil.
Kul Himmet, 3. dörtlükte çektiği çileleri de dile getirmiş. Yüzyılın ve zamanın özelliği.
4. dörtlükte asıl hedefini ve niyetini açıkça dile getirmiş. Tasavvuftaki anlayışa aynen uyulmuş.
Hem düşünmüş, hem görmüş, hem anlamış. Bizzat pek çok olumsuzluklar yaşamış, çileler çekmiş ve asıl varılmak istenene yönelmiş, amacına ulaşmak istediğini vurgulamış.
O şehir, gönül pazarıdır.
Gönül pazarında, gönül alınır satılır.
Gönül pazarında Peygamber aşkına, Allah aşkına talip olunur. Badesi de bunadır.
İçilen meyi de bu anlamdadır…
“Şar” kelimesi çok fazla tekrar edilmiş olmasına rağmen güzel bir NEFES örneği.
Şairine rahmetle…
Sevgi ve saygıyla efendim.
27 Mayıs 2013
Hikmet Çiftçi
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Bu şiir ile ilgili 12 tane yorum bulunmakta