‘‘ ki rüyadır her gerçek
/gerçek olmazdan önce’’
Dün gece düşümdeydin İstanbul
seni yazdım
şiirin içinde düş
düşün içinde şiir
bitmeseydi hayalin
emin ol uyanmazdım
ölmeden mümkün mü ki görmek
böyle bir şehir
‘‘Yıl iki bin yirmi üç
saçlarımda sonbahar
sen de değiştin
yalnız bir ben değil İstanbul
bir sen gün eskittikçe güzelsin
cennet kadar
şimdi gençlik yıllarımı
bulabilirsen bul
kanayan bir yaraydı
bugün hatırda kalan
anlamışsın İstanbul
el çalışmak için var
bir çeyrek asır önce
bu şehirde yaşayan
şimdi yok avuç açan
o çaresiz insanlar
şükür sana İstanbul
şimdi yuvasız kuş yok
çocuklar lunaparkta
okul bahçelerinde
çocuklar üşümüyor
çocukların karnı tok
şükür sana İstanbul
her şey yerli yerinde
denizaltı tramvay
Bebek’ten Üsküdar’a
üçüncü şahıs metro
Fatih’e Beşiktaş’tan
mavi bir cennet Haliç
hükmetmekte bahara
çok erken doğmuşuz biz
başlasak yeni baştan
ağaçların altında
koştururduk günbegün
çocuk olsaydık şimdi
ben ve tüm yaşıtlarım
güçbela yakışırdı
belki bundan bu hüzün
böyle güzel bir kente
oyuncak taşıtlarım
şimdi genç olmak vardı
yürümek sahil boyu
aşık olmak
elinde tutmak sıcak bir eli
martılardan geçilmez olmuş
İstinye koyu
şimdi nerde bilinmez
esen o kavak yeli
ey Fatih’in sevdası İstanbul
ne güzelsin
aldığım nefes temiz
gök mavi, deniz mavi
ne fakir yerlerde
ne başı gökte zenginin
değil şimdi seninle
hiçbir şehir müsavi
ey İstanbul, ey güzel şehir
ey şehr-i sultan
Cahit’in istediği memleket
bu olmalı
Orhan Veli oturup
Rumelihisarı’ndan
bu vakit dinlemeli seni
gözler kapalı ’’
ne güzel rüyaydı bu
tanrım! neden uyandım
bu şehri böyle görsem
nedir ki ihtiyarlık
son anımda da olsa
ölürken adım adım
yeter de artar bana
bu kadar bahtiyarlık
İstanbul, Aralık 2002
Erdal AkçaoğluKayıt Tarihi : 23.4.2006 17:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Düşlerdeki İstanbul ile gerçek İstanbul aynı olsa.
Gercek İstanbulun ise isteyen istedigi yönünü görüyor.
İstanbul görünen ve görülmeyenlerin görülemeyenlerin bileşkesidir
Yüregine saglık
İyi ki varsınız
İsmail Aydogmuş
biz hep bir rüyadayız, uyanmak ki, ölünce
gerçek olsun diye mi rüyalar, biz uyuruz
yoksa uyku mu gerçek, bir cevap buyurunuz!
uyumadan görülen rüyanın hayal adı
onda senin dediğin rüyanın yok ki tadı
tüş* de zaten geceler içindeki görüntü
rüya tüş hayal gerçek, aklımızda döküntü
ne rüyalar görmüşüz, olsunlar diye gerçek
gerçekten de rüyalar ölüyü diriltecek
ne varsa insanlıkta hep rüyasında gördü
gerçek oldular şimdi, insan herşeyi böldü**
kahrol dünya uykuda zulümü rüyaladın
arkadaş bu cümlede gerçeği güyaladın
*tün gece, tünemek gecelemek ve tüş gece görülen şey demektir
**insanın içinde olan herşeyin zıttı vardır ve gerçekleşir
TÜM YORUMLAR (6)