**Dün Gece Şiiri - Yorumlar

sevgili tuncay hocamın bu güzel şiiri özel köşeyi şereflendirmiş..kutluyorum.....sevgi ve saygılar..

Öncelikle Tuncay Hocama bu güzel şiir için tebrik ve teşekkürlerimi sunuyorum.
Tuncay Akdeniz bu konuda kendini kanıtlamış bir şairimizdir..Onun şiirlerine olumsuz eleştiri yönetecek arkadaşların, öncelikle Tuncay abimizin çıtasına eşit yada onun şiir çıtasından daha yüksekte olmaları gerekir...
Şairlik bir ustalıktır.Kelimelerle duyguları ifade etme ustalığı...
Bir şair şiiri istediği tarzda yazmakta özgürdür..buna müdahale etmek de kimsenin haddi değildir.
Önemli olan nokta;şairin bir şiiri hece ya da serbest ölçüyle yazması değil,önemli olan duygularını kelimelerle orjınal cümlelere bağlayıp ifade etme kabiliyetidir...yeteneğe göre kimisi bunu serbest tarzda yazar kimisi de hece ölçüsüyle....
Ben hem hece hem de serbest tarzda şiir yazabiliirm...o an ifade etmek istediğim duygular yüreğime hangi ilhamı vermişse o tarzda yazarım...bu duygu,ilham anı geldiğinde şiiri yazan şairin bile buna müdahale edemeyeceği bir duygudur...şair olanlar bilir.

Baki saygılarımla.

Sevgi ve saygılarımla:

**** neselinese
Taksim / İstanbul
Bayan
33*** adlı üye kardeşime cevap:

Sevgili Kardeşim:
**********
...
'' Hece ölçüsü kullanılarak yazılmış şiirlerin yorumlarında ise, bir tek olumsuz eleştiri bulamayacağımız gibi, nakarat halinde “harika olmuş, nefis bir şiir, işte günün şiiri” birbirine benzeyen yorumlardan başka bir yorum bulamazsınız.

Bunun nedenleri nelerdir?

-Hece ölçüsüyle şiir yazan kişilerin serbest ölçüye karşı duydukları dayanılmaz tahammülsüzlüğü müdür?

-Serbest ölçüyle şiir yazanların, hece ölçüsüyle şiirlere karşı vurdum duymazlığı mıdır?

-Hece ölçüsüyle yazılmış şiirlerin, yaratıcılıktan uzak, hepsi kendilerine benzeyen şiirler olmasından mıdır?

-Eleştiri yapılırken, şiir değil de yazanın isminin önemli (veya önemsiz) olmasından mıdır?

Bilen varsa söylesin. ''
**********
Bir bölümünü yukarıya aldığım yorumunuzdaki bazı sorularınıza cevap verme gereğini duymuş olmam; yorumunuzu önemsediğimi ve şahsınıza duyduğum saygının bir ifadesi olarak algılamanızı rica ediyorum.

1 -
-Hece ölçüsüyle şiir yazan kişilerin serbest ölçüye karşı duydukları dayanılmaz tahammülsüzlüğü müdür?

Ben bugüne değin sadece hece ile şiir yazdım. Hecesiz , duraksız ve kafiyesiz bir tek şiirim olmadı ve şiir yolculuğum böyle de sona erecek. Bir hece şairi olmama rağmen benim antolojide şair kardeşlerimin şiirlerine yazdığım 10.000. civarında yorumun 6.000 den fazlası serbest şiirlere yazılmıştır ve hepsine de beğenimi ve takdirlerimi belirtmişimdir. Şiirlerde gördüğüm amacı aşan ifade ve şiire yakışmayan kelimeleri de özel mesajla kardeşime iletmişimdir ve memnuniyetle görmüşümdür ki hepsi de şiirlerindeki hataları teşekkür ederek düzeltmişlerdir.

Antoloji seçkin bir sanat ve edebiyat portalı olduğu gibi, çok güçlü kardeşlik duygularının pekiştiği yardımlaşmanın olduğu güzel paylaşımların olduğu bir sitedir. Ve şu ana kadar gördüğüm ve tanık olduğum şey de en seçkin üyelerin antolojide toplandığıdır. Bu iddia değil, benim bizzat yaşadığım bir gerçektir. Benim şiirlerime bir kez bakma imkanı bulduysanız bir kısmının seli ve resimli şiirler olduğunu görürsünüz. Bu ses ve resim işlemlerini benim kendi başıma halletmem mümkün değildi. Peki nasıl oldu diyorsanız açıklayayım. Antolojide bu işten anlayan onlarca şaire şairlik şifremi verdim resim ve ses işlerini onlar hallettiler. Antolojide işlerin büyük bölümü karşıkılı anlayış güven ve yardımlaşmayla yürüyor. Örneğin:

-Müsade Özdemir,
-Ozan Şerafettin Hansu
-Genç Osman Denizci
-Saniye Erol
-Filiz Kılınç
...
v.b. onlarca şair kardeşim bu konuda bana yardımcı oldular. Benim çekinmeden yetkili şairlik şifremi verdiğim güvenilir isimlerden sadece bir kaçı... Listeyi incelediğinizde antolojinin güvenilir ve etkili şairlerinden sadece bir kısmı olduklarını görebilirsiniz, bu örnek verdiğim beş şairden üç tanesi serbest şiir yazan kardeşlerimizdi.

Serbest yazan şairler ile hececilerin bir rekabeti veya rakip oluşları söz konusu değildir. Tipik bir örnek şu ana kadar yapılan şiir yarışmalarını kazanan bütün şairler Serbest Şiir yazanlar olmuştur. Bu güne kadar Hece ile yazılmış bir tek şiir birincilik ödülü alamamıştır. Böyle olduğu halde birinci yapılan şiirlerin altındaki yorumların yarısı hececi şairlere aittir.

Antolojideki yorum rekoru 640 yorumla Endülüs Melekleri adlı şiire aittir ve bir hece şiiri olmasına rağmen, yorum yazan şairlerin yüzde elli beşi serbest şiir yazan kardeşlerimizdir.

Bu örnekler: www.antoloji.com bünyesindeki şairlerin hececi veya serbest yazan şairler olarak bölündükleri ve aralarında tahamülsüzlük olduğu savını geçersiz kılmaktadır. Oysa ben bunun tersine tanık oldum. Hececi ve serbest yazan şairlerin kendi aralarında tahamülsüzlükleri daha fazla oldu. bunu da üyesi olduğum 150 grup ve yöneticisi olduğum 40 gruptaki tartışmalarda gördüm.

Şüphesiz insan faktörünün olduğu her yerde bazı tarıştmalar yaşanacaktır, ancak yüzbinleri aşan üye sayısına rağmen en sakin yer olarak ben yine de antolojiyi gördüm.

2
-Serbest ölçüyle şiir yazanların, hece ölçüsüyle şiirlere karşı vurdum duymazlığı mıdır?

Bence serbest şiir yazanlar heceye karşı duyarsız olmadıkları gibi Hece ile de şiir yazanlar serbest şiir yazanlara karşı duyarsız değillerdi. Aralarında birlik beraberlik ve yardımlaşma bu güne değin sürdü bundan sonra da devam eder.

3
-Hece ölçüsüyle yazılmış şiirlerin, yaratıcılıktan uzak, hepsi kendilerine benzeyen şiirler olmasından mıdır?

Bence burada amacını aşan bir cümle kullandığınızı düşünüyorum. Lütfen reklam olarak düşünmeyin, Size bir şiirimi ; şu anda herhangi bir yarışma şiiri olmadığı için, çekince duymadan kardeşim Tuncay Akdeniz' in engin hoşgörüsüne sığınarak örnek olarak getiriyorum, lütfen biraz inceleyiniz.

MELİKE

Hicaz incilerinden, Isfahan'ın gülüne,
Şîrin'in, şirin yüzü ile düştü Melike!
Gecenin perdesinden şafakların tülüne,
Kafdağı zirvesine bile düştü Melike!
Buzulların göğsüne kor düşüren ibrişim,
Benim şimdi Ferhat'tan bile daha zor işim!

Alev almış kâlplerin duramadığı yerde,
Sis indi ufuklara hasretin perde perde.
Vuslatın rüyasını gördüğüm her seferde,
Gözlerime çekilen mile düştü Melike!
Sayamadım kaç kere çekildi gözlere mil.
Yolculuk olur derler, düşte dökülen remil.

Sahra'nın çöllerinde sanma ki çilem doldu.
Sam yeline karıştı bir parladı bir soldu,
Uzağımda belirdi yaklaşınca kayboldu,
Serap oldu vahalar, hile düştü Melike!
Gözden ıraksın diye sanma kâlpten ıraktın,
Ne serabın tutuldu ne yakamı bıraktın.

Kaderin çizgisinden yol ulaştı Mısır'a,
Hasretin geçmez günü el uzattı asıra,
Gönül Mecnûn'a döndü Leylâ'nın ardı sıra,
Fîzan'ın çöllerinden Nil'e düştü Melike.
Akıl baştan uçsa da, asıl serap kalpte der.
Yangındaki yüreği hangi zincir zapteder?

Hıçkırık düğümünde seda bulmayan hece,
Kirpiklere tutunan damla oldu sadece.
Zamanın tüneline akıp giden kaç gece,
Ayrılığın acısı dile düştü Melike? ...
Yitik düşler şehrinde sence biter mi çilen?
Bana hıçkırık yüklü bir ömürdür biçilen!

Bir seda versen artık, işit melekler soyu!
Sensiz geçen geceler zindandan daha koyu.
Hicran asırlarından bana bir ömür boyu,
Bestesiz bir soneyle çile düştü Melike!
Varsın hecelerine hayat vermesin beste,
Alev oldu mısralar okunan her nefeste!

Ey Güneş'in tacını kıskandıran nur sima!
Gel de benim bahtımdan geceye çığlık düşür.
Aşkta hicranı kapan gönül neden daima,
Buz içinde yanarken, alev koynunda üşür? ...

On yıllık hasretimin goncasıdır hediyen.
Sinemi mesken tuttun canevinde saklısın!
Alevin rengi ile kâlbimde açtın diyen,
Sitemi duydun mu ki dudağa yasaklısın?

Efsunlu perilerin soyuna mahsus edan,
Bir tek sevda sözcüğü demene mi engeldi?
Öyleyse umut kıran sedan nereden geldi?

Önümde sıradağlar, ardımda aksisedan:
'' Ey sevdanın ufkuna izinsiz akan atlı!
Ne zirveler baş eğer, ne de atın kanatlı! ''

Sone ile biterken kavuşmanın rüyası,
Elimden hiç düşmedi hasretin zehir tası.
Önümde sayfa sayfa kayıp kentler atlası...
Bilemedim ki hangi ile düştü Melike?
Yitik düşler yolcusu çilelerden haberdar.
Gene de son ömrünü sana severek adar.
Aşk ateşi efsunkâr sönmez mahşere kadar!

İrfan Yılmaz.

Yukarıdaki şiirim kimin hangi şiirine benziyor? Manzumenin içinde yazılmış ikinci bir şiir: Sone. ile farklı bir şiir değilmi?

4

-Eleştiri yapılırken, şiir değil de yazanın isminin önemli (veya önemsiz) olmasından mıdır?

Şundan emin olunuz ki en acımasız eleştiriler antolojide özel mesajlarla yapılıyor. Şiirlerin altına yorumlar engin bir hoşgörü ile taşınıyor.

Örneğin benim şiirlerimin altında yorumları incelerseniz yorum yazanların sanki beni hiç eleştirmedikleri duygusuna kapılırsınız. Ancak şiir altındaki yorum sayısının yarısı kadar eleştiri özel mesajla bana iletilir. Kendisine binlerce teşekkür ederek bir üyenin ismini de vereyim: Sayın: Onur Bilge genç yaşına rağmen şiilerime en çok eleştiri gönderen bir kardeşimdir, şiirde eksik hece veya zaafa uğramış durak görmesin hiç affetmez, Demoklesin kılıcı gibi tepemdedir. Ancak bunu yaparken gerçek dosttur, şair karakterli ve ince bir ruhuna sahiptir.
...

Sevgili '' neselinese '' rumuzlu kardeşim,

Benim bu açıklamalarımın bir kısmı veya tümüne katılamayabilirsiniz elbette saygı duyarım.

Her şeyin sizin, sevdiklerinizin ve sizi sevenlerin gönlüne göre olması dileklerimi iletiyorum.

Sevgi ve saygılarımla.

Dr. İrfan Yılmaz. TEKİRDAĞ.
**********
Sevgili kardeşim Tuncay Akdenize:

Tuncay AKDENİZ

Tüm şiirlerin uç uca eklense...
-Dünya'dan Ay'a kaç milsin Akdeniz?
-Şehirler başına sultan beklense;
-İstanbul gibi bir ilsin Akdeniz.

Ufukları saran nurlu hale mi?
-Zerafetin simgesi, bir hilale mi?
-İlham veren kutlu, sırlı kalemi;
-Arş'ın yedi katı, bilsin Akdeniz!

Nasıl ki Güneş'tir, suda ıslanmaz.
-Nasıl ki mertliktir, zulme yaslanmaz.
-Nasıl ki altındır, asla paslanmaz.
-Çil çil sarı altın, çilsin Akdeniz.

Cana can katan o azametinle,
-Fitneye geçitsiz, eşsiz setinle,
-Gönüller fatihi, muhabettinle;
-Baldan daha tatlı, dilsin Akdeniz

Anla sen yazmazken, hece yastaydı,
-Kafiye ilaçsız, şiir hastaydı,
-Bizlere sunduğun: dostluk, pastaydı:
-Dostlar dilim dilim, dilsin Akdeniz.

Yalnız dürüstlük var senin sözünde.
-Mertlik billûrlaşmış, senin özünde.
-Bu kadar büyütme, beni gözünde:
-Ben karıncaysan sen, filsin Akdeniz

Ayrılıklar varsa, dostun en hassı.
-Benden sana ünvan: Hecenin Ası.
-Tüm zamanların bir şiir dehası,
-Dedikleri Tuncay gilsin Akdeniz.

Kederde sevinçte, neşe gamında,
-Hep güzeli gördün, gönül camında.
-Üstünü örttüğün, dostun damında,
-Suyu sızdırmayan, kilsin Akdeniz.

Demedim mi sana ben? Hakk aşığı...
-Helâl lokmaların, helâl kaşığı...
-Söndürdün gözlerden, hain ışığı.
-Kem göze çekilen, milsin Akdeniz.

En kurak çöllere hep göğüs geren,
-Klimanjoro'dan bir hayat veren,
-Bereketi ile Mısır'a eren:
-Sahranın bağrında, NİLsin Akdeniz.

Nasıl düşman bize tuzak kuracak?
-Sen olmazsan eğer bizi vuracak!
-Akımı kesersen, kalpler duracak;
-Kalplerin içinde, pilsin Akdeniz.

İmdada yetiştin, aydınlık yarın.
-Şiire gülistan sundu, baharın.
-Eleme bürünmüş, bütün dostların;
-Gözyaşını artık, silsin Akdeniz.

Zamana ışıksın. Nur'la dört yanı!
-Kalplere yerleşen şu ortak kanı:
-Sayfan bir Fakülte, sense DEKAN'ı.
-Derslere çağıran, zilsin Akdeniz.

( İrfan YILMAZ - 07.11.2006-Tekirdağ.)

Sevgi ve saygılarımla, gözlerinizden öperim. Sağlığınıza kavuşmuş olarak sizi tekrar antolojide görmek büyük mutluluk. Günün şiiri ve seçiçi kurulu tebrik ediyorum.

Tuncay hocam, size yorum yazmak haddim değil..
elinize yüreğinize sağlık..

değişik ve güzel bir yorum okumak zevkliydi.elinize sağlık .sayglıar.

İki farklı akımın (hece ve serbest) farki okuyucuları ve farklı beğenenleri olduğu aşikardır.

Beğeni tartışılamaz. Birisi için çok güzel, sanatkar gelebilen bir şiir, bir başkası için çok basit veya herkesin yazabileceği bir şiire dönüşebilir. Bunun da aksini kimsenin iddia edeceğini sanmıyorum.

AMA BU KONUDA, BİR OLAYIN ALTINI ÇİZMEK İSTİYORUM.

Serbest ve hece ölçüsüyle yazılmış şiirlerin yorumları farklı bir içerik taşımaktadır.

Serbest ölçü ile yazılmıs şiirleri eleştirenlerin büyük bir çoğunluğu,

-Hiç bir şey anla(ya)madıklarını
-Bir kaç kere okuduklarını yine anlamadıklarını
-Şiirin katli olduğunu
-Seçici kurulun nasıl çalıştığını anlayamadıklarını, söylerken ;

Hece ölçüsü kullanılarak yazılmış şiirlerin yorumlarında ise, bir tek olumsuz eleştiri bulamayacağımız gibi, nakarat halinde “harika olmuş, nefis bir şiir, işte günün şiiri” birbirine benzeyen yorumlardan başka bir yorum bulamazsınız.

Bunun nedenleri nelerdir?

-Hece ölçüsüyle şiir yazan kişilerin serbest ölçüye karşı duydukları dayanılmaz tahammülsüzlüğü müdür?

-Serbest ölçüyle şiir yazanların, hece ölçüsüyle şiirlere karşı vurdum duymazlığı mıdır?

-Hece ölçüsüyle yazılmış şiirlerin, yaratıcılıktan uzak, hepsi kendilerine benzeyen şiirler olmasından mıdır?

-Eleştiri yapılırken, şiir değil de yazanın isminin önemli (veya önemsiz) olmasından mıdır?

Bilen varsa söylesin.

Neşeniz

not :Bu tür bir şiirin günün şiiri seçildiğini gören bir çok serbest ölçü şiir yorumcusu, yorumlara bile bakmadan günün şiiri sayfasını terkedecekerine bahse girebilirim.

Haddim değil ama gene de tebrikler, İsminizle müsammasınız, saygılarımla..Bedri tahie Adaklı

tebrik ederim dost -seni görmek güzel

Sıra,sıra dizmiş dertler yaradan
Arzu halım sana yazdım buradan
Sen olmadan hasret kalkmaz aradan
Sabırsız şu gönlüm coştu dün gece.

Hasret gönlü çoşturur her gece...

Ve geçen her an uçurumlarda açan intihar çiçeklerinin rengine döner...

Zaman gönlü hasretin kollarından ya alır ya alır...

Sevgili AKDENİZ kutlarım.....

ÇOK İYİ YÜREĞİNİZE SAĞLIK