Sabahleyin bir ceylana rastladım
Çevirmiş yaylaya yolların ceylan
Bilmem ceylan avcıya mı rastlamış
Şafaklıyor sağın solların ceylan
Düşmüş erken erken yolun üstüne
Sabah eyyamında seher vaktinde
Bir çeşme başından yosmam geliyor
Beni görmek mi var yoksa ahtında
Varıp da yolunu kesmem geliyor
Bir ateştir serde kalbe yüreğe
Öyle ülken vardır mevla
Dört mevsimi yaz gibidir
Biz yaşarız dağbaşında
Tipi boran toz gibidir
Bu gam yükü taşınmıyor
Bir mezarcı gördüm mezar başında
Gider ağır ağır hüzün içinde
Dedim ki yaşı kaç yetmiş yaşında
Gider ağır ağır hüzün içinde
Terkedip dünyadan almış payını
Haftalar ve aylar dolanıp gider
Ömrümüz bitiyor ne hayaldeyiz
Kullar tövbe nerde isyan ediyor
Ömrümüz bitiyor ne hayaldeyiz
Küçük büyüğüne boynunu bükmez
Ben neyleyim kader seni
Birgün yüzüm gülmez oldu
Yiyip içen çekip gitti
Kimse geri gelmez oldu
Boşa gitti her dramım
Yine tazelendi yürek yarası
Açmasam olmuyor açsam olmuyor
Değil derler dert yanmanın sırası
Kaçmasam olmuyor kaçsam olmuyor
Gidip derdim kimden kime ne diyem
Ömrüm hitam bulup dosta gidende
Fuzuli yaş döküp el ağlamasın
Ruhum uçup gider ne kalır tende
Dudak ağlamasın dil ağlamasın
Bir vakit geldi mi kalmaz hiçbir kul
Efkarlanma gönül böyle
Külli şeyin sebebi var
Sen kendini yazıp eğle
Külli şeyin sebebi var
Bu bir sırdır alem bilmez
Karanlık gecede parlak yıldızı
Yaradan herşeyin çözeni sensin
Cennet kapısında iki isim var
Bu ismin katibi yazanı sensin
Yedi kat yer ile göğü yarattın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!