Düğünleri Pek Sevmem Ama

Bebeğim bugün evleniyorsun.
Gerçekten çok incesin.
Düğününe beni de davet etmişsin.
Artık yepyeni bir hayata başlıyorsun.
Ben de giydim takım elbisemi,
Aldım düğün salonunda yerimi.
Davete icabet gerekiyor.
Aslında keyifsiz bir ortam benim için.
Pek sevmem düğünleri zaten.
Daha da sıkıcı oluyor,
Eski sevgilinse evlenen.
Anlaşamayıp, ayrıldık.
Ama dost kalmayı başardık,
Sen ve ben.
Nasıl anlatsam,bir kuğu gibiydin,
Düğün salonuna girerken.
Ne kadar da güzelsin.
Alamadım gözlerimi senden.
Sonrasında gözüm damada takıldı.
Kabul etmeliyim ki, çok yakışıklı.
Dahası yakışıklı da benden.
İyi de bir işi varmış.
Duyduğuma göre, zenginmiş aileden.
Kendisi de oldukça varlıklıymış.
Damat, güler yüzlü bir adam, belli.
Ayrıca, düzgün de fiziği.
Baktım, uzun boyluymuş benden.
Zevkli bilirdim seni.
Yanılmadığımı görüyorum.
Damada bakıyorum,
Gözlerini senden ayırmıyor.
Bilmem, benim kadar seni sever mi?
Ama belli, seni seviyor.
Tip desen, tip var.
Para desen, para var.
Boy desen, boyu da uzun benden.
Hak veriyorum sana.
Turşunu mu kurduracaksın evlenmesen?
İnsan biraz geç anlıyor,
Kaçan balık,büyük olurmuş aslında.
Anlamasına anlıyorum da,
Dikkatimi cezbetti,
Düğünleri pek sevmem ama,
Şöyle bakıyorum etrafa,
Çok güzel kızlar varmış salonda.
İyi günler hanımefendi, nasılsınız?
Siz kız tarafı mıydınız?
Ne kadar birbirine yakışmışlar değil mi?
Benim ismim Muhteşem, bu arada.
Ya sizin ki neydi?

18.08.2004