Düğün Şiiri - Adnan Deniz

Adnan Deniz
1245

ŞİİR


11

TAKİPÇİ

Düğün


Oyunlar oynanıyor, Davullar çalıyordu. Girmek için gerdeğe damat hazırlanıyordu.
Nihayet üç gün süren görkemli düğün bitiyor, yeni çiftler nihayet mürüvvete eriyordu.
Sağdıç Bekir sürekli kadirin peşindeydi. Ona bir şeyler demek en güzel dileğiydi.
Damat Kadir’in gözünden yorgunluk akıyordu, anlamsız bir şekilde Bekir’e bakıyordu. Bekir ise gerdeği ona anlatıyordu.
"Öncelikle nafile namazı kılacaksın. Gelinin duvağını usulca açacaksın ve geline bir güzel takılar takacaksın. Sonra mı, dedi Bekir, muzipçe gülümsedi ötesini bilemem onu sen bileceksin.
Anlamsız gözleriyle baktı kadir bekire, Kapıda bekliyordu gelin, damat ha bire. Elinde yaprak vardı bu bekirin anası. Yalayarak yaprağı kapıya yapıştırdı. Sonra yere vurarak kırdı koca cereyi. Elinde bozuk para, sağa sola savurdu, bir yandan zılgıt çalıp sevincini duyurdu.
Sağdıçlarsa damadın sırtına vuruyordu. Damadın sırtı davul, sağdıçlar çalıyordu. Damat yorgun bir haldeydi, gelin ondan beterdi. İkisi de bir nihayet odaya girebildi.
Elinde bir tepsiyle içeri biri geldi yeni gelinin güzel görümcesiydi.
Damat bardağı aldı, içtiler buz şerbeti, der gibiydiler sanki bu işkence bitseydi. Her şey bitti sanırken, anası geldi birden. Oğlunun kulağına şu sözleri söyledi:
"Oğlum son işin şimdi;
Çarşafı vereceksin, asılı bayrağını gidip indireceksin. Havaya ateş açıp duyur herkese bunu, ancak budur ailenin şerefi ve onuru. "
Eğdi başını damat, mecburen boyun büktü. Ne desindi anaya o daha çok küçüktü. Anne çıktı dışarı sabahı beklediler, töre için geceyi zehir zıkkım ettiler.
Sabahı zor ettiler, bu nasıl bir düğündür, düğün bir yere kadar, bu töre bir zulümdür.

Adnan Deniz
Kayıt Tarihi : 1.2.2021 23:38:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Adnan Deniz