Kelimeler akmaya başladı;
Mısra mısra doldu su misali.
Anlatmaya yetmedi meramımı,
Düdende biten; su misali.
Asırlar ötesine kök salmış;
Sular dile gelmiş kuş misali.
Kuşluk vaktinde bitirip serinliği;
Öğle sıcağında öfke salmış;
Serinliğe kızgın misali.
Ben gelmeden önce çağlarmış Düden;
Gözesinden çıktığında gözde misali.
Döne döne akıp ulu çınarlar gölgesinden;
Denize koşarmış köpüklü dalgaları;
Hasretten titreyen ceylan misali.
Çınarlar rüzgar kesilirmiş rüzgar delişmenliğinde;
Güzeller gezermiş ürkek ürkek ahu misali.
Gülüşünü dinlermiş güzellerin, şuh dalgalar;
Düdende çağlar ve coşarmış an be an sular;
Kükrermiş Şelale misali.
Uzun bir koşunun ardından,
Yorulmuş, sarı yapraklar arasından,
Sesi cılız, kendi cılız, yorgun misali.
Ağaçlar kulak kesilmiş, boş, nafile;
Tedirginlik bekler şelaleyi ki sesi çıkmaz;
Dilsiz sanki Düden; ahraz misali.
Antalya - 03.Ağustos.2001
Kayıt Tarihi : 27.1.2004 23:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)