Gecenin sessizliğinde adım adım ilerlerken çıt çıkmıyordu çevreden.
Ders henüz bitmiş karanlık gece yarısına ahkâm kesiyordu.
Nağralar işleniyordu nakış nakış gündüz gözlerime.
Tarçın ve karanfilli bir çay sardı mutfağın atmosferini.
Teneffüs ettim,tüm hücrelerime...
Sırtımı dayadım sandalyeye masayı çektim göğsüme.
Kalem elime koştu,defter açıldı birden.
Derste gecen bir kelam ayık tuttu beni nedense?
"Dua ibadetinde istedin sen onu,Allah ikram etti getirdi önüne"
İnsanı Kamil olan,sığınır her dem Rabbine.
Gam etmez zerreye,bırakır İlahi'ye.
Tasası olmaz gelip geçen menzile.
Verirse de şükür,vermezse de şükür sığınır sebebi hikmete.
Verdi diyelim sana,başka bir imtihan çıkarır karşına.
Dünya cennetin gölgesi aynı zamanda ekili biçili tarlası.
Çiftçi,yiyen,satan,işçi...kim olursa ol tarladan aldın besini.
Çerçevede yaşa özgürlüğü çıkma sakın dışına!
Dünya ve ahireti cennete dönüştürmek senin elinde.
Duandan vazgeçme,düşürme dilinden ;bana duayla geldi tüm güzellikler.
Peki nasıl dua etmeli huzurda?
Yanlış dua ediyoruz daima.
Eyyüp(a.s)duasını unutma!
Dilim ve kalbim dedi.
Bizde gaye ve maksada bakmalı öylece yönelmeli duaya.
Ben de öyle biri olsun,engel olmasın ilmime.
Destek versin bana,o da talip olsun Allah'ın rızasına.
Ben bu yola aşığım,maşuğum benden önce serilsin yola.
Dilinden döküldü tane tane ...
Yazıldı hece hece tüm hayallere...
Şimdi söyler misin,özel değil de nesin sen?
09.03.2025 Van/Edremit.
Kayıt Tarihi : 9.3.2025 13:40:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Saat 02.00 "Her ders sonrası çıkarım da bulun ve not al ajandana."
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!