Haddini aşınca,
Susturmak istedim dilimi bedduadan,
Karanlıklara karışınca hissiyatım,
Şafak müjdeledi beni isteme makamından.
“Bana dua edin, cevap vereceğim,
İbrahim gibi haykırmakta ve istemekte yüreğim.
Dilim döndükçe isteme devam edeceğim.
“Beni yaratan ve bana doğru yolu gösteren”
“Beni yediren ve içiren”
“Hastalandığımda şifa veren” RABBİM!
“Nurumuzu artır, eksiltme”
“Şüphesiz senin her şeye gücün yeter”
Beni ezdirme içindekilere ve dünyaya
“Rabbim kalbime genişlik ver”
“İşimi bana kolaylaştır”
“Dilimden düğümü çöz” ve ilmimi artır.
Sırrına varınca,
Anladım ki bu benim imtihanım,
Ey mülkün sahibi Allahım
Mülkü dilediğine verirsin,
Dilediğinden çekip alırsın,
Dilediğini yüceltir,dilediğini alçaltırsın,
Her türlü iyilik sendendir,
Kötülükler ise nefsimdendir.
Geceyi gündüze, gündüzü geceye katarsın
Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkarırsın.
Sen her şeye Kadirsin
Dilediğine sayısız rızık verirsin
Bizi helalinden rızıklandır Allahım.
Sardı gecenin karanlığını ahım,
Sana çok farklıdır benim nigahım
Rızık verenlerin en hayırlısı sensin
Zorda kalınca,
Ey Allahım! Rahmetine çok açım,
Lutfedeceğin her türlü hayra muhtacım.
Rabbim sen diyorsun ki;
“Bir şey yapanın emeğini boşa çıkarmam,
Yurtlarından çıkarılanların, hicret edenlerin,
Benim yolumda eziyete uğratılanların,
Savaşanların ve öldürülenlerin,
Günahlarını sileceğim,
Katımdan onları mükafatlandıracağım,
Altından ırmaklar akan Cennetlere koyacağım”.
“Şüphesiz nimetin güzeli senin katındadır”.
Mayıs 2017, Ankara
Hüseyin TüysüzKayıt Tarihi : 22.12.2024 22:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!