Duaya devam edince,
Yakub’un sabrı sardı beni,
“Artık bana düşen sadece sabretmektir”.
Ya Sabırla taştım, ben olmaktan çıktım.
Kuyuda mıyım Yusuf gibi, zindanda mı?
Yoksa mağarada mıyım Ashab-ı Kehf gibi?
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman