Duaya devam edince,
Yakub’un sabrı sardı beni,
“Artık bana düşen sadece sabretmektir”.
Ya Sabırla taştım, ben olmaktan çıktım.
Kuyuda mıyım Yusuf gibi, zindanda mı?
Yoksa mağarada mıyım Ashab-ı Kehf gibi?
Dert etmedim, dualarını dinledim:
“Rabbim katından bir rahmet gönder,
Bulunduğum durumdan bir çıkış yolu göster”.
Mağaradaki gençlerle beraber, bende istedim.
Musa’ya kulak verince,
“Eminim ki Rabbim bizimledir,
Bana bir çıkış yolu gösterecektir”.
İbrahim’in teslimine, Musa’nın tevekkülüne tutundum.
İmtihan dedim, zindanı yurdum bildim.
Babamın can tanesiydim, toprağa verdim babamı,
Annemin nur tanesiydim hasrete serdim anamı
Bir sahibim var, O da Rabbim
Birde sevdiklerim, güneşim ve yıldızlarım.
Ama şimdi zindandayım onlara hasret,
Olsun dedi Yusuf, bunlara sabret.
“Zindan daha iyidir bizden istediklerinden,
Yarab kurtar bizi bunların fitnelerinden”.
Mayıs 2017, Ankara
Hüseyin TüysüzKayıt Tarihi : 22.12.2024 22:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!