Güneş üstümüzde
Buz gibi sıcak
Hava sıkıntılı
Yağmurlar yağdı yağacak
Bir nefes
Kesildi kesilecek
Bir ses
Delirecek
Su fısıltısına kurban iken
Rüzgâr esintisine yangın iken
Akşamlarda yıldız altı gezer iken
Devir döndü suskunluğa
İçimde yangınlar
Aç kaldı suya
Hiçbir şey düşündüğüm gibi olmuyor
İnsan sürekli istiyor
Doymuyor
Kan kokusunda kurtlar
Barış diye bağırıyor
Mazlum suskun
Duaya duruyor
Dualar suskun
Kan üstüne okunuyor
Duanın eylem olduğu unutuluyor
Eylem zulme karşı
Eylem yalana karşı
Eylem şeytana karşı
Şeytan iki ayaklı
İki kulaklı
Pişkin dudaklı
Sırıtkan suratlı
A dost bilsen dua eylemdir
Hak bildiği yolda yürüyendir
Yaratana hidayet edendir
Yaratanın yolundan gidendir
Gıdı gıdıya karşı bıdı bıdı
Sanıyor ki dualadı
Bilse ki duayı alaya aldı
Bıdı bıdı Tanrıya ulaşmadı
26.06.2014 – İzmir
Mehmet ÇobanKayıt Tarihi : 26.6.2014 18:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Meselâ, esbâba teşebbüs, bir duâ-i fiilîdir.
Esbâbın içtimâı, müsebbebi icad etmek için
değil, belki lisân-ı hal ile müsebbebi Cenâb-ı
Haktan istemek için, bir vaziyet-i marziye almaktır.
Hattâ çift sürmek, hazîne-i rahmet kapısını
çalmaktır. Bu nevi duâ-i fiilî, Cevâd-ı
Mutlakın isim ve ünvânına müteveccih
olduğundan, kabule mazhariyeti ekseriyet-i
mutlakadır.
İkinci kısım, lisân ile, kalb ile duâ etmektir;
eli yetişmediği bir kısım metâlibi istemektir.
Bunun en mühim ciheti, en güzel gàyesi, en tatlı
meyvesi şudur ki: Duâ eden adam anlar ki, birisi
var; onun hâtırât-ı kalbini işitir, her şeye eli
yetişir, herbir arzusunu yerine getirebilir,
aczine merhamet eder, fakrına meded eder.
İşte ey âciz insan ve ey fakir beşer! Duâ
gibi hazîne-i rahmetin anahtarı ve tükenmez
bir kuvvetin medârı olan bir vesîleyi elden
bırakma. Ona yapış; âlâ-yı illiyyîn-i
insaniyete çık. Bir sultan gibi, bütün
kâinatın duâlarını kendi duân içine al,
bir abd-i küllî ve bir vekil-i umumi gibi
Ancak Senden yardım isteriz. De, kâinatın
güzel bir takvîmi ol.
DENİLMİŞTİR.
Görevimiz buymuş demek
TEBRİKLERİMLE
TÜM YORUMLAR (5)