Dostum Şiiri - Celal Altuntaş

Celal Altuntaş
59

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Dostum

Dostum beni bul. Bul ve çıkar. Hayallerimde kayboldum. Yönsüzüm ve biçareyim. Bir tek sen bulabilirsin beni. Yitmeden ruhum, kaybolmadan aklım gel.

Neredeyim biliyor musun?
Bir yol kenarı, yolu ikiye bölen sıra sıra sokak lambaları. Zannedersin isli gaz lambalarını yan yana dizmişler. Ellerinden geldiği kadar aydınlatmaya çalışıyorlar beyaz çizgili yolları.

Sağımda; gök yüzünün rengini yansıtan, adını inkâr edercesine lacivert bir deniz, yalnızca sahile vuran beyaz dalga uçlarını görebiliyorsun, oturduğum kaldırım kenarında. Bir de tam karşımda, yağlı boya resimden çıkma, pastel renginde bir yakamoz. Dalga sesleri aşk şarkılarının melodisini andırırken sahil kenarında, su üstünde dans ederek eşlik ediyor parlayan ışıkları gece karanlığında.

Solumda; bir ucu güneşin doğduğu yöne uzanan bir birine sarılmış dağlar. Coğrafya dersinde sıra dağlar diyordu hocam ama bir birine sarılmış dağlar demek daha güzel aslında. Sanki bir birine sarılmış, kıyamet gününe kadar ayrılmayacak sevdalılar gibi geliyor bana. Görmüyorsun aslında bu saatte dağları. Camilerin minare ışıkları ve köy evlerinin yanıp sönen ışıkları ispiyonluyor karanlığa gizlenen dağları.

Başımın üstünde yıldızlar, dizilmişler sıra sıra, inci taneleri gibi ayın etrafına. Mehtap öyle parlak ki, zannedersin üzerine süt dökülmüş, bembeyaz gökyüzünde. Bir gelin edasında salınıp duruyor duvağıyla bakarken göz bebeklerime.

Bir de deniz tarafından esen sert bir rüzgâr, önce ellerime ve yüzüme sürüyor soğuk ruhunu. Avuçlarımın içine verdiğim nefes çaresiz. Sonra yüreğime değiyor soğuk okunuşları, biliyor sanki orda bir yangın olduğunu. Sıcacık elleri bıraktığından beri ellerimi, bedenimde yanan tek yer yüreğim şimdi.

Şu an hiç kimseler yok etrafımda, bir ben, bir kendim ve bir de hayali yanımda. Dostum, can yoldaşım, sende gelirsen dört kişi olacağız anlayacağın.

Söyle ona, gelirse eğer oda; tarife gerek yok onun için. Hangi yönde olduğumu bilmesine de gerek yok. Önce niyet etsin bana gelmeye, sonra bıraksın takdiri Allah'a, emanet etsin kendini O'na. Pusulası kalbi olsun. Bilsin ki; bana gelen yol uzun, meşakkatli, etrafı karaçalılarla çevrili. Kim çıkarsa, hangi engel çıkarsa çıksın karşısına, yılmadan usanmadan gelsin bana. Şayet yoksa cesareti buna, sen yalnız gel yanıma.

Sen yinede önce ona uğra, acı kahve tadında bir kuru selamını da esirgemez herhalde bana. Bunca yılın hatırı var nasıl olsa aramızda. Gelirken bir büyük rakı ve kadehleri de unutma. Sakın su alma, sen sen ol; aşka ihaneti, rakıya suyu asla karıştırma. Neyse, daha fazla söze gerek yok aslında,

Anlayacağın dostum;
Sen gelirsen gece uzun olacak, o gelirse ömrüm...

Celal Altuntaş
Kayıt Tarihi : 19.10.2016 16:27:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Celal Altuntaş