Dedimse sana
Bilki sebebi
Bir tutam muhabbet
Edecekse etsinler
Zararı yok
Mahkumiyetine aşk-ı müebbet
Demem ki odur
Kırmızı dudakların
Bilmem kaç renki gözlerin
Belik belik zülüflerin
Kalpazan lafların
Şehvet celebçilerin
Panayırlarını seyre dalmayasın
Aman ha! ...
Ateş alacak kadar da kalmayasın
Arama da
Kaybolan kimsesiz, sessiz
Sevgi çığlıklarını oralarda
Dostum! ...
Şaşırtmasın seni
Mıknatıssız pusulalar
Çizdiğin...
Kömür isli bacaların dumanına
Aşık zemheri soğuklarına sebep
Kestane kıvılcımlarının rotasından
Ayırmasın...
İşaretlerden mahrum
Binbir çeşit tabela
Bahara çıkan yollarını
Yazdığın yaz güneşini
Tam ortasından
Dostum! ...
Dökmesin...
İçindeki yaramaz tırtıl
Ömür ağacıyın gönül yaprağına
Kondurduğun gözyaşlarını
Yıkmasın...
İblis taşoranı
Heva, heves vinçleriyle
Azı dişlerine takıpda
Sevda sokaklarında
Sonsuzluk narası atan
Gönlündeki aşk ayyaşlarını
Dostum! ...
Bekle...
Suskunluğun mahşere kemiyeti
Lâl
Nurun karanlığa hakimiyeti
Kör
Hakikatın faniliğe hamiyeti
Sağır etsin seni
Yaksın...
Rengarenk kumaşa bürünmüş
Nefsiyin yakışlarını
Sarsın...
Beyaz gelinliğe
Ruhuyun kanadı kırık kuşlarını
Dostum! ...
Sen üzülme, olma mahzun
Bir tebessüm et
Ne olur...
Çek üzerimden suskun bakışlarını
Bırak...
Çatacaksa Yâr çatsın kaşlarını
Kayıt Tarihi : 3.4.2008 14:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Karadır kaşların...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!