Dostluklarımız bu kadar hafifmiydi,
Saman çöpleri gibi savrulup dagıldık,
Cılız bir esintide.
Bu kadarmı sanaldı sevgilerimiz,
Neçabuk sanallaştı,
Dost bildiklerimiz.
Şirlerimiz, şarkılarımız sustu,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
O'nun adına ve onun için sevilmeyen her sevgi sanaldır,
Gün gelir söner,
Sevgiyi karşılıksız olarak veremiyorsan,
hep almaya alışmışsan,
bir gün bulamayacaksın,
yanında dostunum diyen onca insandan birisi olmayacak,
parayla sevgi satın alınabilir ama kalp asla,
sevgi değil kalp satın alan dosta,
tebriklerimle...
Mükemmeliyete atılan bir imza,
O ne okursa büyülü ülkeden gelen bir nağmedir,
tebrikler ortaklar.....
rica ederim can abim!
gerçekleri yansıtan bu güzel şiirinize ben de naçizane sesimle eşlik etmek istedim...
kaleminize, o güzel yüreğinize sağlık abicim!
nice şiirlerinize!
sevgi ve saygılarımla...
'Dostluklarımız bu kadar hafifmiydi,
Saman çöpleri gibi savrulup dagıldık,
Cılız bir esintide.
Bu kadarmı sanaldı sevgilerimiz,
Neçabuk sanallaştı,
Dost bildiklerimiz.
Şirlerimiz, şarkılarımız sustu,
Sustu gönül sesimiz,
Sustu kalemlerimiz.
Söyleyin ey dostlar,
Biz bu sanal alemin
Neresindeyiz. '
fazla söze ne hacet!
kısa ama içeriği binlerce sayfaya bedel...
bir şiir bu kadar mı insanı alıp götürür,düşündürür,
çok haklısın abim,
daldım gittim satırların arasında,
kaleminize,
düşündüren,
içlendiren o güzel yüreğinize sağlık!
kaleminiz hiç susmasın abicim!
saygılarımla...
Neçabuk sanallaştı,
Dost bildiklerimiz.
Şirlerimiz, şarkılarımız sustu,
Sustu gönül sesimiz,
Sustu kalemlerimiz.
Söyleyin ey dostlar,
Biz bu sanal alemin
Neresindeyiz.
Yüreginize emeginize saglik....gercekleri yazmis kaleminiz dostabim
Tebrikler
Sevgi&saygilarimla
'unutulmuş birer birer, eski dostlar,
eski dostlar,
ne bir selam,
ne bir haber,
eski dostlar,
eski dostlar...şarkısını mırıldanmak geldi içimden!
abicim gerçekleri yansıtmışsınız yine!
dostlukların sanallaşmaması dileğiyle,
saygılar...
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta