Sokaklarda bir kıvılcım gibi
Yanıp sönüşlerdeki nesil
Tarihin tükenmez türküsü
Uzayıp giden fasıl
Doru atlı süvariler delerken çağı
Tutuşur korlar yüreklerde
Zaman o an, türküyü görün asıl...
Beyinler kirpik teliyle asıl
Devranın dirilişi var bekleyin hele
Gökçek bir sevdaya ancak böyle şaşılır
Davanın kurtuluşu var bekleyin hele...
Bir de üşütmese geceler garipleri
Bir de aç kalmasa uzaklarda insancıklar
Bir de esaret, kılık değiştirmiş peri
Bir de kandırmasa bizi küçük yalancıklar...
Körler bile görür oldu, haya edip vahından
Zulüm, dost urbasına giyinmiş, sahte gerçeği
Herkes kendini sorar, artık ruhundan
Haydin felaha dostlar, şimdi uyanmak çağı...
Yirmi yıllık yol gibi
Şadırvanda bir tövbe
Yön bir kıble bir bulmalı artık
Uzayıp gitmemeli, bu oyun körebe...
Sırtımda asalaktır nefsimin ejderhası
Koynumdaki beden benim bedenim
Posayı bırakır sülükler, emerler hası
Bu kimin kavgası, kavgadan dönen benim...
Yüklenmiş sisli çamur yağmurdan bulutlara
Hangi diyar aktır bilinmez olmuş
Barışı yükleyip metalden paletlere
Hangi dava haktır sorulmaz olmuş...
Bir el tutar kaldırır şahdamarımdan
Kanım durur bu yollarda pürdikkat
İnsan olan arlanır mı nasihat şamarından
Tekrarlarmı azabı ibret alsak hakikat.
.....1985.....
Kayıt Tarihi : 10.1.2014 06:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!