Şu gönlümün yorgun dehlizlerine,
Bu büyük deliği açmasaydın dost!
Güvenip mertliğin tok sözlerine,
İki doğru sözden kaçmasaydın dost!
Ellerimde nice dallar kırıldı,
Hep dost kurşunuyla kalbim vuruldu;
Bedenim, hüzünden hayli yoruldu,
Sen de aynı yolu seçmeseydin dost!
Güvenimin sonu demek böyledir?
Gidişin çözülmez, sebebi nedir?
Bu dostluk köprüsü hayli incedir,
Bilmiyorsan, gelip geçmeseydin dost!
İçinden geçeni, durma sen de yaz,
Dürüstlük olsun da, bana mezar kaz,
Bu şurubun tadı acıdır biraz,
Hatır için alıp, içmeseydin dost!
Yolun açık olsun ve de canın sağ,
Suç sendedir demem, böyledir bu çağ,
Ortada gül yok ki, kalmamış bir bağ,
Boşa bülbül olup, uçmasaydın dost!
Selamımı saldım, alırsan eğer?
Diliyorsan sen de, bir tek selam ver;
Dostluk büyük niğmet, herşeye değer
Bölüp, parçalayıp, biçmeseydin dost!
10 Temmuz 2010 İstanbul 03.00
Mustafa USTA
Mustafa Usta2Kayıt Tarihi : 10.7.2010 03:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!