Gaflet
Bakiyi terk edip g/üne ram oldu
Dünü haşra koşar gün haram oldu
Övgüye müptela, gaflet yoğurur
Samimiyet yeksân, riyâ tam oldu
Vaziyet
Zülfüyâra kısmen dokunanlara
Vicdanı kemiren kin estirilir
Salası şöhretle okunanlara
Kutsalı kanatan din estirilir
İtrail
Zeval bu ya nail mutlak
Kuduz kavme zail mutlak
Geberecek teker teker
Cehenneme ehil mutlak
Davâ
Erdemdir gayrettir m/izandır dava
Kim demiş mizansız cennet bedava
Dillerde pelesenk kalplerde hile
Yazsak tesiri yok kızsak nafile
Duy
Zulmet ehli gözyaşını bilemez
Seyreden de mesul o gün gülemez
Mizan dehşet görememek elimdir
Ve “Muhakkak ki insan çok zalimdir.”
İzzet
Medeniyet tekebbürler örüyor
Dalkavukluk istikbâle yürüyor
Hakkaniyet izzet ister rast gele
Düşündükçe dudaklarım kuruyor
Kamçı
Borç yoksa er denir ölürken er’e
İnşirah inermiş alnında ter’e
Bilmem ki kusursuz ne söyleyeyim
Yiğidin kamçısı borç diyenlere
Tuluk
İti bağlamışlar bekçi tuluğa
Nefsi kabarınca benzer culuğa
Ben benden soğudum eyledim hayret
Mahiyeti nedir bekle ve seyret
Ömer Ekinci Micingirt
Diriler
Riya nedir hissederler diriler
Mim satıyor göbekleri iriler
Şükredelim müjdelere gark olduk
Kabristanda bekliyormuş huriler
Sarı Öküz
Örer keşmekeşi aşkla bir adam
İmanometreyle kızarmaz yüzü
Avurtlar köpürtür cambazlıkta tam
Böğrümde âh verdik sarı öküzü
Etme
Nazar etme yüzün çevir
Dünya heves kokusudur
Puşta nefes olmuş devir
Uyan, gaflet yortusudur
Şûra
Gaye ne dâvâ kim bu gidiş nere
Alem-i İslâm’ın kaybıdır şûrâ
Şapkamızı önümüze koyalım
Kokuşmuş sistemi sorgulayalım
Nesafet
Kur'an'ın adl kratıdır adalet
Devletlerin süratıdır adalet
İnsanlığın onur erdem libası
Ömerlerin fıtratıdır adalet
Mevt Caddesi
Acele edelim aldanmayalım
Tevbe yok ölümün son raddesinde
Ölüm öldürülmez pek kanmayalım
Gidenler dönmüyor mevt caddesinde
Davet
“Coğrafya kaderdir.” coğrafya hüzün
Kalbim Türkistan'da Gazze'de yüzüm
Öksüz başsız bahtsız ey gamsız millet
Büyük tövbelere davettir va'zım
Çukur
Hak bilmeyen adamlara yaslanma
Riyakârdır dostlukları tufandır
Yüksek sesli alçaklar çok çok amma
Çukurları görebilmek irfândır
Cuma
Cuma secde aşk şölen
Cuma Kudüs'de hüzün
Gözyaşında gölgelen
Yaş dök yıkansın yüzün.
Akıbet
Dirilişin ruh köküdür her namaz
Hiçbir zalim ruhu diri tutamaz
Acı sonu akledemez seçemez
Yaptığını yaşamadan göçemez
Aldırmayın
Dua edin ötesini unutun
Çok bağıran sessiz olun diyorsa
Yağmursuz havada şemsiye tutun
Aldırmayın gülümseyin kim sorsa
Put
Kin fısk fücür riyâ taşıyan başlar
İrfânı katleyler ilimi taşlar
Ve lafa gelince olur enbiya
Kutb-i alem olur vaaza başlar
Cevr
Hınzırı Hızır saydık yorulduk softalardan
Bana bir hâl gelirse eksilen haftalardan
Haftaları düşünüp cevr yazıp yaşa saydık
Hakikat aşk olurdu Ömer’i yaşasaydık
Ehl-i Şirk
Ehl-i şirk oldunuz yapmayın artık
Nobran mahluklara tapmayın artık
“Muhakkak ki şirk büyük bir zulümdür.”
Kulluk şuurundan kopmayın artık
Dava
İfsat ehli düşkünlere tebessüm edip
Dava adamıymış gibi davranacağım
Ne lüzumu vardı deyin; hâl dili hatip
Dili sabra rapteyleyip kıvranacağım
Pespaye
Paraperestlere mizan ne gerek
Bu düzen hep böyle gider dediler
Bizi maskeleyip ben ben diyerek
Arsız arzulara kader dediler
Masatlar
Ürkek suskularda acılı susan
İfritler kol gezer fücur diz boyu
Son güze az kaldı bitiyor nisan
Çoğalt masatları bile korkuyu
Kaygı
Birkaç defa yattık kalktık
Geldi hesap geçti ömür
Çok konuşup az düşündük
İster aklet ister semir
Kirli Çark
İran ipliğinde örülen hırka
Hınzır derisinden giyilen kürke
Siyonist düzene, çevrilen çarka
Kur'an'da lânetli ırka tükürün
Azık
Heybe boşsa dünya neki
Her şey fâni ölüm bâki
Birkaç damla gözyaşıyla
Biraz tevbe doldur sâki
Unutma
Unutma ki tüm varlığın bir meni
Gün geçtikçe utandırdın sen seni
Güneş batar oyun biter velhasıl
Şerre teşne yalancının yelkeni
Hırs
Şuursuzca vehimlerin pek derin
Şuur altı, bitmiyor isteklerin
Nefis hevâ kin nefrette hancısın
Şeytanı kıskandıran yalancısın
Tespit
Kalplerde gökdelen asfaltlar nergiz
Vicdanlara beton döküverdik biz
Pelinler filozof Mügeler mürşit
Sarsılmaz tesellim hasarı tespit
Dâva
Hâk namın yaşamaktır emek ter
Davalar tebliğdir ciddiyet ister
Ciddiyet ehl-i kalb ilmini b/ilmek
Öğrenip yaşayıp yaşatabilmek
İtrail
Kan gözyaşı merkezine yurt kurdun
Uygarlıkta alçaklığın dibisin
Böbürlenip atıp tutup kudurdun
Sanma sonun gelmeyecek gibisin
Vaziyet
Yalanlara yaldız güne kin düştü
Kalbe hilekârlık dile din düştü
Bütün ibadetler tövbeye muhtaç
Ümmet sayıklarken Filistin düştü
Şaklaban
Övgüye menşeli iki twit at
Aşkla iştiyakla yettikçe takat
Yaklaş yanaş görün methet bilhassa
Oldu hakkaniyet güldü liyakat
Muhasebe
Çığlıklar içinde sükûta durdum
Dilimin ucuna ne çok şey kurdum
Dağların dumanlı karların hüzün
Sen de benim gibi âh garip yurdum
Kayıt Tarihi : 14.11.2024 11:20:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!