0 Dörtlükler Şiiri - Rebi İi

1)
Üstüme söylenmemiş vedalar aldım,
Uzunca bir yol ve akşamüstü gökler..
Bilmiyordun gitmeyi, durup anlattım,
Bir sırdır, sana kalbin yollarda söyler..
***
2)
Üşenmesem sokakları gezerdim bu vakitte,
Bir kaç kedi, belki köpek görürdüm..
Bir insan benmişim gibi yeryüzünde,
Yumardım gözlerimi, karanlığa yürürdüm..
***
3)
Renkleri boyuyorum kelimelerle,
Henüz geçmemiş hâtıralar düşlerken..
Görsen, ne yaptım kendime hecelerle,
Bir ev, yıldızlar geceleri düşerken..
***
4)
Bakınca yorgun bir sudur akşamüstü gökler,
Rüzgarları okşayan yapraklarla örtülü..
Kararmış dallarıyla ufukları sürükler,
O ağaçlar ki, kökleri hep bende gömülü..
***
5)
Alnımda mahşer yeri, hesaba çekildiğim,
Gözlerimden düşecek cehenneme aynalar..
Sinemde düğüm gibi, mutlaka çözmeliyim,
Ruhumda esen nefes çetin sualler sorar..
***
7)
Kirpiklerim sıkılmış bir gecenin yarısı,
Sigaramdan yükselen dumanla oynaşıyor..
Baktıkça sen oluyor şu gecenin karası,
Yüz çevirsem de senden, ellerim uzanıyor..
***
8)
Gecenin koynuna sokuldu kuşlar,
Ürpermiş tüyleri, yıldızlar okşar,
Uyumam kahrımdan, çünkü bilirim..
Uyursam, bulutlarla kaçacaklar..
***
9)
Zarif bir dal gibi bileğinden,
Ellerin çiçek açmış,
Gülü tutmuşsun ince yerinden,
Bülbül seni gül sanmış..
***
10)
Gözlerimi açmaya tâkatim yok,
Ne de uyumaya hiç mecâlim..
Sanırım bu gecenin sabâhı yok,
Karıştı yine bütün ahvâlim..
***
11)
Her nazarın davettir mücrim âşıklarına,
Hicran diye bir şehir, o şehrin burçlarına,
Alem diye as beni leyla çölünden görsün,
Gömleğimi ben yırttım, ağlar bana züleyha.
***
12)
Yumulu gözlerinle mahmur uzanmaktasın,
Sıcacık koynunda çiçek bahçeleri mi var ?
Her gece aşıkların dinmez gözyaşındasın,
Seni rüyada görüp sabaha çıkan mı var..
***
13)
Tutup gözlerine şiirler yazdım,
Tutuştu kağıtlar, kalem de yandı..
Ben bu yangını bir gün söner sandım,
Tenine değince ateş de yandı..
***
14)
Üşümüştü kış vakti titriyordu deniz,
Çıplak tenimle göğsünde bıraktığım iz,
Dinle ki azgın dalgaları anlatsınlar,
Yanıyordum, beni koynuna aldı deniz..
***
15)
Ya uyansam artık, uyku nedir unutsam,
Ya görüp de seni uykumdan uyanmasam..
Seni görmeyen göz neyi görse beyhude,
Güneş olsan gökte gözlerimi sakınmam..
***
16)
Şimdi senin dudağının kavisidir,
Uykumun kaçıp saklandığı yer..
Uyumak, hasretinin merhametidir,
Madem gelmiş, öp geri gönder..
***
17)
Gider bahçeye yanaşırsın,
Bülbülün aklı şaşar..
Bilmem sen mi çiçek kokarsın,
Çiçekler mi sen kokar..
***
18)
Şu aramızda uzanan perdeyi,
Çekemem, sen yoksan diye korkumdan..
O perde ardında saklar her şeyi,
Her şey beni terk etti senin ardından..
***
19)
Yaşamak yorgunu nasıl uyansın,
Rüyadan rüyaya düşer de sezmez..
Yumduğu gözlerine bak anlarsın,
Huzurlu bir uyku nedir bilmez..
***
20)
Bulutları boyuyordu şehrin ışıkları,
Minarelerde mahmur bir ezan sesi,
Birbirinin koynunda sanırdım âşıkları,
Kimi yârini özler, kimi özler o hissi..
***
21)
Az kaldı, geleceksin,
Bundan başka şey bilmiyorum..
Kapıdan girerken başını eğeceksin,
Kaldır başını, bakmıyorum..
***
22)
Çoktandır senden uzağım,
Belki sen gittin önce, belki ben..
Ayrılığa neden şiir yazayım ?
Ne sen oku bu şiiri, ne de ben..
***
23)
Uçurumları yalnız kuşlar sever,
Bir yangına uzaktan bakar insan..
İçimdeki kuş başucunda bekler,
Ayrılmaz senden kanadını yaksan..
***
24)
Alnımdan silemediği hatıra,
Dayasam da üşümüş bir demirin..
Kaçamam, her gece beni alır da,
Ufka tutar güneşi yakmak için..
***
25)
Ellerimde bir kuş öldüğünden beridir,
Ki elim terlemişti onu avucumda tutarken,
Ve nihayet öldüğünde her kuş benimdir,
Isınmadı bile elim gençliğimi yakarken..
***
26)
Neden ağladığımı bilmiyorum,
Soğumuş terimle ve gözlerim kapalı..
Oturup bin yıllık uykuyu sesliyorum,
Ağır bir yaşamaktan uyanalı..
***
27)
Ben seni başka yere yazdım,
Kağıt çoktan yırtıldı..
Öyle derinimden çıkardım,
Kaleme kan bulaştı..
***
28)
Beni kahrına öyle müptela kıldın ki, hâlim;
Öpsen beni rüyada, dudağından incinirim..
Bilirim çünkü rüya, çünkü elbet bitecektir,
Bu kaçıncı tekrardır hiç başka rüya görmedim..
***
29)
Üşümekten yoruldum, omuzlarım da ıslak,
Bilmem ki ayaklarım ne biçim bir denizde..
Eskinin sobasında tutup zamanı yaksak,
Suya düşmüş hayaller kurusa üzerinde..
***
30)
Her bülbülün hayali kanamaktır bahçende,
Kanlarıyla boyanan nice gülleri gördüm,
İster namütenahi, her kim gülleri görse,
Onlar gülleri gördü, ben ise seni gördüm..
***
31)
Karanlığı dilerdim,
Bir rüzgarın koynunda yağmurları..
Sarıp bir sigara içerdim,
Yakana dek dudağımı..
***
32)
Bir mühürdür ki gözlerin her renge vurulmuş,
Saçının perçeminde azgın deniz durulmuş,
Dudağın bir gül bahçesi sarhoş bülbüllerin,
Kifayetsiz lisanım, elde kalem yorulmuş..
***
33)
Öyle zayıftı ateş,
Ben öyle âsudeyim..
Bir hicran ki bana eş,
Onunla söneceğim..
***
34)
Gideceksin mâdem gösterme gözlerini,
Bilmezsin nazarından can nasıl da yanar,
Bulması dert değil saklasan da kendini,
Bir iz gibi yolunda nice âşık yatar..
***
35)
Eşyaya lâzım ateş ki yansın külleşene dek,
Aşığa yâr-i yektanın ağuş-i sûzânı gerek,
Küllerimin içine saklanmış kor gibi gönlüm,
Rûyamda bir lahzâ yâr ile vuslattı demek..
***
36)
İçimin enkazında gezen hayalet
Ölmenin vaktiydi, çoktan hissetmiştim
Güneşe sevdalı bir gölge hayâl et..
O şarkıyı sana hiç söylememiştim..
***
37)
Söylemedim seni bir kez, dilim seni bilmedi..
İçimi boğdu tufanın, sen bir damla yağmadın..
Müjdelesin seni diye kopardım her çiçeği,
Dağlar oldu sensizliğim, sen bir kere çıkmadın..
***
38)
- Geceler yenilir sabah, güneş ufku aşınca..
Güldü bu söze yıldızlar, gölgelerde istihza,
Ay, cevap verdi bu söze, bulutların ardından,
- Güneşi yaktı geceler, üşüyünce şafakta..
***
39)
Sen önündesin, ben arkasındayım aynanın,
Vuslatın perdesini incecik bir sır örter..
Denk gelse gözlerimiz kırılacak ansızın,
Kaldırıp başını gözlerine baksan yeter..
***
40)
Kelam nedir hâl nedir
Gönül taştı göz nedir
Cezbesinde o derdin
Günah nedir şer nedir..
***
41)
İste gökten yıldızlar , âşıklar nara düşsün ,
Sen iste , semâ düşsün , gövdem toprağa düşsün ,
Nefes nefes çözülsün içimdeki bu ilmek,
Ömrüm bir heyhât ile ömrün ardına düşsün..
***
42)
Müphem geceler sessiz ben sabırla dinlerdim..
Duyarsam diye seni şafakları beklerdim..
Sırtıma saplanırdı ne vakit doğsa güneş
Seni buldular gece, işaret zannederdim..
***
43)
Emanet sabırsız kuş uçmak ister kafesten..
Nefes nefes zorlanır kafesin kilitleri,
Kurtulacak mı bir gün çırpınarak sinemden ?
Bende gitsem onunla tutarak tüylerini..
***
44)
Öyle doldu ki gönlüm yalnız sukût etmekte..
Şiir diye kalemim bir çift gözü çizmekte..
Gördüğüm sen değilsin, gören gözlerim değil..
Ruhum kalp aynasında hasretini bilmekte..
***
45)
Gözlerim arar karanlığı, görmek istemez..
Bir şey bekler derinliğinde dağların..
Alevden bir çift göz, sahibini söylemez,
Yaklaşırken kaybolur içinde karanlığın..
***
46)
Vehleten düşen bir şiir oldular ya saçların ,
Senden alacak ilhamı aşka aşık şairler..
Örülecek en sanatlı imgelerle saçların,
Solmayacak dudağından rengini alan güller..
***
47)
Bilmem hangi zincir ile bağlasam da kalbimi,
Çatlatır orta yerinden sinemi volkan gibi,
Sanma bu sızı uğruna kan döküldükçe geçer,
Tenimde değil yarası sanki rûhumda gibi..
***
48)
Yazamadım, elimden düştü kalem,
Saplanıp kağıda bir nokta çizdi..
O noktada sanki tükendi gecem,
Vazgeçtim her şeyden bir sabah vakti
***
49)
Gönlüm ne bilsin gönlün ne haldedir,
Bulutsuz göklerden yağmur beklerim..
Bir yol ki yalnız sana gitmektedir,
Ben şimdi bu çölden nasıl geçeyim ?
***
50)
Yüzünde o yağmurun izi,
Hani birlikte ıslanmıştık..
Bilmezdim böyle sözleri,
Öyle durup bakışmıştık..
***
51)
Süzüldü ince bir rakkase
Geceyi tütünle dağladım
Ağlardım gözlerime değse
Değmedi, yine de ağladım
***
52)
Kamaşmış gözlerimle karanlığa bakarken,
İç çekerek üfledim göğsüme dolan sisi..
Uyanma saat çok geç, uyanma henüz erken..
Bunu unutmam gerek, bu katran gibi hissi..
***
53)
Kıyametler kopuyor sabah ezanlarından,
Doğar gibi yükselip yutacak bizi güneş..
Sisli bir liman gibi tüm gece yataklardan,
Ayrılmış cümle ruhlar, kimi yalnız kimi eş..
***
54)
Gözler açık, uyuyor gönül,
Çok yorulmuş, duysa ne çare..
Ne haberi oldu talandan,
Ne de çalınandan bir pâye..
***
55)
Bir taş ölür mü, düşse uçurumdan ?
Yağmuru boğar mı yağdığı deniz ?
Yoruldum şu kurdun ulumasından,
Ezelden beridir içimde hapis..
***
56)
Beni doğururken ölen duvarlara dayayıp sırtımı,
Üşürken her gece sokak lambalarıyla bekledim,
Uyusam ne göreceğimi bilmekti sırtımdaki ağrı,
Görmemiştim bile henüz, tabirinden irkildim..
***
57)
Aramızda bir nehir zamanı sürüklüyor,
Kaçıyor gözlerimiz akıp suyun üstünden..
Bu nehir ki içimden usanmadan akıyor,
Seni gördüğüm anda kaynamıştı göğsümden..
***
58)
Kuşların kanadından koptu gökyüzü,
El değdi kenarına, kanadı bıçak..
Ne yana baksa karalar gördü gözü,
Kestiğim sulardan firar etti kaçak..
***
59)
Şu hüznümü boğan öfkeyi sigarama sardım,
Üfledim göğsümden kahrımı boşaltsın diye..
İrileşti gövdem, ellerim pençeleşti sandım,
Kaldırdım başımı, bir mızrak gibi saplandı göğe..
***
60)
Ellerine değmek için büyürdü başaklar,
Ödediğin bedel ne büyük bilmeyeceksin..
Her aynanın sırrına bak ki aynı mâtem var,
Sen kendini hiç benim gibi görmeyeceksin..
***
61)
Beklersin de bir zaman, sonra dağlar da büyür,
Yorulur varamazsın eteklerinden yürür..
Bir misaldir küçüğüm, dinlesen de inanma,
Kimse oymaz dağları, Şirin hayaller görür..
***
62)
Taşımak kolay değil dağları ürküten yükü,
Ölmekse bir kapıdır, çalacak, sen açacaksın..
Düşmek cesur işidir, yükseğe çıkarlar çünkü,
Her suale cevap yok, sen yine de soracaksın..
***
63)
Altın varaklı bulutlar dağıtır mâtemimi,
Âheste uçan martılar, konmuyorlar yerlere..
Bana kanat ver Allahım, bitir şu gurbetimi,
Ya da bitimsiz bir nefes, dalayım derinlere..
***
64)
Saatler uyuyor,
Ben kıtalar geçiyorum,
Şiirlere çarpıyorum,
Düşüp kırılıyor gönlümün aynası..
***
65)
Aralanmaktan anlamaz perdeler,
Ne de bir pencere örtülmekten..
Seni bin duvarın ardından izler,
Gözlerim de, utanır gözlerinden..
***
66)
Haberim yok, ben hep seni yazıyorum,
Bir harf var, uymuyor hiç bir kelimeye
Ne kalem tanıyor ne ben tanıyorum,
Yazsam da dilim varmıyor söylemeye..
***
67)
Ben develeri sevip sevmediğimi bilmiyorum,
Fakat bir kafile yürüyor, beni sürüklüyor ardında..
Beni yakan kızgın kumlar gibi gözlerini seviyorum,
Kahretmeye and içmiş, duruyorlarken karşımda..
***
68)
Ben, ne açım ne açıkta, beni merak etmeyin
Hem bilirim siz toksunuz karnınız gerim gerim
Fakat o nasıl iştah ki doyduğunu bilmiyor,
Durun, mürekkep bulaşmış, ağzınızı sileyim..
69)
Koş fakat bakma ne var ardında,
Çünkü bu düşmektir, bilir tüm yılkı atları..
Düşsen kim bekler sonra başında,
Var git sen de izle o sonsuz uçurumları..
***
70)
Öyle geçtin yanımdan, tüm çiçekleri kokladım
Kimi tohumdu henüz, kimi açmıştı dalında
Seyrettim dönüp seni tâ ki ufukla karardım
Sen hiç bilmeyeceksin neyi bıraktın ardında..
***
71)
Senin bana geç kalman mümkün değil, bu doğru.
Fakat vaktinde gel, çünkü ölüm de gecikmez..
Bunu söylemek, bilemezsin nasıl da zordu,
Bir kere daha söylemeye tâkatim yetmez..
***
72)
Âh sûzân-ı dilârâ, yaklaşırsam yanarım
Ziyânı yok, ben ateşe ezelden âşinayım
Tutar ben de yanarsam biz cehennem oluruz,
Dayanmazsın nârına, kül olmandan korkarım..
***
73)
Başımı kucağınsa koysaydım,
Elini alnıma koysaydın..
Hissedermiydin o harp meydanında,
Bir tek benim öldüğümü ?
***
74)
Dedi ki sen garibansın, ben hiç cevap vermedim..
İstedim ki göstereyim, aynalardan küserdi..
Sonra dedim öyle sansın, ondan onu dilendim..
Dedi ki, o bende yoktur, boş göğsünü gösterdi..
***
75)
Ne yana dönsen ben ardında kalıyorum,
Neye yaklaşsam uzaklaşıyorum senden..
Kaybetsem arardım, nerdesin biliyorum,
Perişanım seni uzakta izlemekten..
***
76)
Miden bulansın, uyan da uykundan,
Teri soğumuş alnından tutayım..
Kusmak gerekir böyle yaşamaktan,
Çıkar üstünü, makineye atayım..

Rebi İi
Kayıt Tarihi : 23.5.2024 15:22:00