Ben bir garip yolcuyum, dünya handır baki
Gelip geçeriz herkes gibi, ölümlü bir fani
Adem ile Havvadan olduk, topraktır hamurumuz
Ne çileler gördük, topraktadır huzurumuz.
Sanma bu aşık sevmedi, duymaz sesini
Hasretim dağ gibi, birbirine kattım günle geceyi
Yazdım sayfalar dolusu moderen denen mektup
İçinde sen olan camdan, gözyaşım sel olup
Karanlık yetişti feryadıma sabahlar ağladı
Dikenli tel örmüşsün yokluğun yüreğimi dağladı
Bir gün gideceğim geldiğim kara toprağa
Kabrime gelirsen okuyasın sende bir fatiha
Asil bir çiçeksin sen vuslatına ermeden öldüm
Senden başka kimse yok, sensin benim ömrüm
Bak gelip geçiyor mevsimler, bugün yalan
Helâl et hakkını haberin olmaz verilirse selâm
Ne baharsın ömrümde nede kurak yazım
Dört mevsimisin ömrümün canıma can katanım
Yeter artık yazdıklarım susturdum satırları
Yüreğim gibi sakla sev, sana hatıra bıraktıklarımı
Bir deli aşıktım yüreğinde tutsak kaldım
Dayanacak takat kalmadı azraile haber saldım
Öyle mutluydum ben papatya kokulu yüreginde
İnan kalbim küt küt atmıştı seni ilk optüğümde
Rabbimin en güzel lûtfusun sevdiğim bana
Son defa sarılıp hoşçakal diyemedim sana
Ey bakışı güzelim gözleri ömre bedel sevdiğim
Vuslatım yakın elbet birgün bende gideceğim
Gideceğim yer sanma soğuk ve karanlık
Toprak sıcak tutar içerisi nur gibi aydınlık
Sakın kızma bana güçlü değilim senin kadar
Sil artık gözlerindeki yaşı, seninle her mevsim
Bana yaz bahar...
Kayıt Tarihi : 5.10.2019 17:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Papatya masalı
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!