Dört Mevsim Kış
DÖRT MEVSİM KIŞ
Gecenin karanlığında sen varsın,
Uzaktan parlayan her ışıkta gözlerin,
Gökyüzünde görülmeyen yıldızlarda sensin.
Hani gözlerine baktığımda gülümseyişin varya
İşte öyle gülümsüyor hayat artık bana; kuşlar, yıldızlar...
Seninle daha farklı bakar oldum dünyaya,
Cansız dediğim herşey canlandı birden.
Toprak konuşuyor, rüzgarlar şarkı söylüyor sanki bana,
Hayat daha bir anlamlı, kapılar ise ardına kadar açık...
Güneşin enerjisi ile seni bulup aşka doyuyorum.
Narin, hassas, kırılgan bir kelebeğin sevgisi var içimde,
Dalgalar kadar çoşkulu yüreğim,
Bir kar tanesi kadar eşsiz hissettiklerim.
Doğayı daha bir başka sever oldum senle,
Acıları sevdim, birde yaşamayı...
Yaşamak sadece nefes almak değilmiş,
Uçan her kuş özgür değilmiş aslında bunu öğrendim.
Deniz artık mavi değil benim için gökkuşağının yedi rengi var onda.
Yağmurlar artık ıslatmıyor beni seninle ıslandığım günden bu yana,
Biliyormusun üşümüyorum artık her kar yağdığında,
Yorgan misali karlara sarıldığım o günden sonra.
Uykusuzluk arkadaşım, sensiz geceler ise sırdaş oldu bana,
Fısıltılar sessizlikte sevgimi anlatan şiir misali,
Bir tek duvarlar şahit oldu aşkıma.
Birde ikimiz vardık bu aşkın dünyasında...
Yollardı bizi ayıran ve yine yollar oldu bizi kavuşturan,
Biz o yolları ev yaptık kendimize, ağaçları ise arkadaş.
Bir parça ekmekti yüreklerimizi doyuran,
Mutluluk ise dudaklarımızın ucundaki iki kelime...
Ah be sevgili dört mevsim kışa döndü seninle,
Yazda bile kışa hasret oldu bu gönül,
Kardan bir kalp oldu ya yüreğim senle,
Bu yürek her an hasret onu ısıtacak sevgine...
Kayıt Tarihi : 23.3.2010 10:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!