Başka bir nehre karışma
Aynalara yaranma isteği.
Baharın yemyeşil kokusunda
Kalbin çatlamış kıyılarını
Akıl alan bakışlara
Yasama ve yürütme çabası..
Suya koşan kuru gri
Dallar,gövdeler
Fışkırması filizlerin kök ve rüyalara,
Süt dişleri yorgunu çocuklar
Sokak aralarında.
konser provası cırcırlarda..
Gerinme,kış uykusu mahkumlarında..
Balkonlarda halı yolluk asabiyeti..
savruk saçlar
davetkar ıslıklar,
sahin yırtıcılığına sevk ve idare eden
yırtık kotlar..
Pencereler arası dedikodu telaşesi..
Bulutları sürgün masmavi gün,
Kapı önü
Yeni sezon dizi yorumcularına
Kulak kesilişin,
Baharı masala
Pamuğu prensese
Beni harikalar diyarına
Çeviriveren
Küllü sarı saçların ve buğday tenin,
Bir agirlastirilmis muebbete
"Belki bir gun"lu
Dusler kurduran
Gokkusagi varligin..
Yeşili kayıran
Kahve’ye hayran rengi’nden kısan
Ela gözlerin
Taşırdı beni sonsuz baharlara..
sen de “bir hal vardı” ama
O gün bilemedim,
Bensen,
karışacağız
Sosyal paylaşım masallarına..
Ahlak filozoflarına kafa tutan
Dilinin dondurmayla
müstehcen buluşması,
Yaz boyu
Başa sarmak “yıldızların altında” şarkısını
Böyleymiş aklımızın
obsesyon tuhaflığı..
Baz istasyonlarını kıskandıran
Nehirlerimizin çekim gücü
Ve sırılsıklam bir coğrafya,
Sodası kıvamında van gölünün
yardım ve yataklığı
tenimizin tuzuna..
İstilacı sıcaktan boğulan ikinci sınıf
Asfalt yollar,
Yol serabı
Göz yanılması..
Yine yeniden yanı başımızda
Akıllı telefonlar,
Mesajlar
Çağrılar kargaşası
Özel numara cambazlığı..
Ağzımızın tadının kaçmaya başlaması
Yakalamaya çalışsanda
Büyünün ortaçağa saklanması..
Hem “yalnız değiliz” şiirinin
Teknolojik tefsiri:
Yüreğimizin ve aklımızın
Taşıdığı tüm mahremiyet
Yabancı tuşlara emanet.
umuma açık
güya hala özel olan hayatın, şifre resmiyeti.
Arama sorgulama hafiyeliği,
Sanal takipler ve hakiki ele geçirmeler
Kansız yarasız..
Hesap açma,kapama
Onu ekleme,bunu çıkarma harareti..
“Son mesajıma nasıl
Cevap vermezsin”
Yüzyılın en kıymetli
en çetin en derin sorusu! ! !
Akla ziyan
Aklamaya ziyan
Yapış yapış şüpheler..
Mola aralarında,
Arama kurtarmaya
Soyunuk mu giyinik mi
Olduğundan bihaber
Sıcaktan alacaklı ılık sözler..
Final için son rötuşlar..
Ayak üstü bir uğrayıp
çatan,kızan köpüren
Naçiz bir sonbahar.
Elbette bu hal
Kışa vezir oldugundan..
Varsova'da
“İklim ve mevsimler
Çok değişti
onları tanıyamıyoruz” konferansı,
Göçmen kuşların yön şaşkınlığı,
Süphan ve Artos da kar duası.
Dipnotlarla şerh edilmiş alın çizgileri,
Saçların aklaşma sancısı..
ve teknolojinin zaferi:
“elimi sallasam değil,
Resmimi paylaşsam,
Sayısız arkadaşlık isteği”...
Kış bir tükeniştir,
Toprağın girmesi menapoza.
Ağaçların
Kıyması yapraklara
gövdede durma uğruna.
Yılın en uzun gecesi
Uykunun en deliklisi
Ölümün,kamera arkası görüntüleri..
Ve gelip çatan zemheri..
Hava raporlarında;
Bu gece kaldırım sakinleri
Buza karışıp
Vize alacak kutuplara..
Yüreğim,pasaport kuyruğunda..
İmkansızı ele ayağa düşüren
Buğday tenli mucizem..
Şimdi mesajlarla
Paylaşımlarla
Düne yama yapsanda
Büyü artık çok uzaklarda.
Kalp,tüm sahipsizler gibi
Donma yolculuğunda,
Ve aklımın frekanslarında
Vivaldinin kışı çalmakta..
ekim 2015,Van
Kayıt Tarihi : 30.10.2015 16:19:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Tahsin Aytekin](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/10/30/dort-mevsim-86.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!